YİTİK TAŞI
Yitik taşı kavramı Selçuklular zamanında ortaya çıkmış, Anadolu’da inşa edilen cami, medrese gibi yapıların duvarlarına bir kovuk oyularak yapılmıştır.
Taş duvarın içinde bir oyuk görünümü arz eden yitik taşları, 15. yüzyıl başlarında İstanbul’da ortaya çıkıp tüm Osmanlı coğrafyasına yayılarak, 20. yüzyıl ortalarına kadar gelenek olarak varlığını sürdürüyor.
Yapıldığı dönemden bu yana, civarda bir eşya bulanlar, bu oyuğun içine bırakırdı. Adı da bu nedenle “yitik taşı” yani “kayıp taşı” olarak kondu.
Bölgede birşey bulan da, bir şeylerini kaybedenler de yitik taşına koşardı. Toplumsal bir yardımseverliği ortaya koymanın yanında, insanların dürüstlüğünün de göstergesiydi, yitik taşları;
Sivas’ta tarihi Kale Cami’nde bulunan yitik taşı, Osmanlı Devleti’nin ulaşmış olduğu yüksek ahlak seviyesini gözler önüne seriyor. Sivas’ta tarihi Kale Cami’nde bulunan yitik taşı, Osmanlı Devleti’nin ulaşmış olduğu yüksek ahlak seviyesini gözler önüne seriyor.
1580 yılında III. Murat Han’ın vezirlerinden Mahmud Paşa tarafından yaptırılan tarihi Kale Camisi’nin minaresinin altındaki yitik taşında eskiden kaybolan eşyalar teşhir ediliyordu. Başkalarına ait eşyaları bulanlar bunları yitik taşına bırakırdı. Eşyaları kaybolanlar buraya gelir kaybettiklerini yitik taşından alırdı.
Günümüzde işlevini yitiren yitik taşı Osmanlı Devleti’nin ulaşmış olduğu yüksek ahlak seviyesini gözler önüne seriyor.
Fotoğraflar alıntıdır.