29 Mart 2024
Müzeler

TOKAT MÜZESİ – TOKAT

Tokat’ta müzecilik çalışmaları ilk olarak 1926 yılında, emekli öğretmen Halis Turgut CİNLİOĞLU’nun çevreden topladığı tarihi eserleri, bir Anadolu Selçuklu medresesi olan, 13. yy yapısı Gökmedrese’de depo etmesiyle başlamıştır. Arkeolojik ve etnografik eserlerle sikkelerin sergilendiği karma müzeler grubundan olan Tokat Müzesi, 2012 yılında, 1926 yılından beri hizmet vermekte olduğu Gökmedrese’den, Sulusokak’ta yer alan Tokat Bedesteni’ne taşınmıştır. Bedesten binasında çağdaş müzecilik anlayışıyla teşhir-tanzim çalışmaları yapılan Tokat Müzesi, 18 Eylül 2012 tarihinde resmi olarak ziyarete açılmıştır. Bugün Müze binası olarak kullanılmakta olan Tokat Bedesteni, Tokat il merkezi Sulu Sokak’ta yer almaktadır. İnşa tarihini veren bir kitabesi bulunmayan yapının, mimari özellikleri nedeniyle, 15.yy.da Sultan I. Mehmed döneminde inşa edilmiş olabileceği düşünülmektedir. Tokat Bedesteni, ortada yer alan bedesten bölümü, doğu ve batı cephelerindeki arasta birimleriyle birlikte toplam üç hacimden oluşmaktadır. Bedesten bölümü dört çift payeyle dokuz birime ayrılmış ve her birimin üzeri kubbeyle örtülmüştür. Kuzey ve güney cephelerde yer alan kapılarla girilen bedestenin, doğu ve batıda arastalara açılan birer kapısı daha bulunmaktadır. Bedesten duvarlarından daha alçak tutulmuş arasta bölümünde, karşılıklı yirmi dükkan yer almaktadır. Moloz taş ve tuğla malzemeyle inşa edilmiş Tokat Bedesteni’nde, kemerler ve üst örtüde tamamen tuğla kullanılmıştır. Arastalı Bedesten ismiyle de tanınan Tokat Bedesteninin bedesten bölümü, arkeoloji salonu olarak düzenlenmiştir. Yapılan kazı ve araştırmalarla tarihi geçmişinin M.Ö.4000 yıllarına kadar uzandığı ortaya çıkarılan Tokat şehrinde yaşamış birçok medeniyete ait eserler, müzemizin arkeoloji salonunda sergilenmektedir. Müzemiz arkeolojik eserleri; Zile İlçesi Yalınyazı Kasabası’nda yer alan Maşathöyük kazı buluntuları, Komana Antik Kenti’nde halen devam etmekte olan kazı buluntuları, müze tarafından yapılan kurtarma kazıları sırasında ele geçen buluntular, ilimiz ilçe ve köylerinde ele geçen eserlerin bağış, satın alma ya da müsadere yoluyla edinilmiş bulunmaktadır. Müzemiz arkeoloji salonunda sergilenen önemli eserler arasında, Maşathöyük kazısı buluntusu Hititçe tabletler, Hellenistik Döneme ait kılıç ve Roma Dönemine ait Apollon, Poseidon, Nike ve tanrıların kutsal hayvanlarından oluşan bronz heykel grubu bulunmaktadır. Tokat Müzesi sikke seksiyonu, arkeoloji salonu içerisinde yer almaktadır. Müzemiz, sahip olduğu sikke sayısı ve çeşitliliği açısından, Anadolu müzeleri içerisinde önemli bir yere sahiptir. Sikke koleksiyonumuzun büyük bölümünü 1982 yılında Niksar’da Müzemiz tarafından yapılmış kurtarma kazısında bulunan Anadolu Selçuklu dönemi sikkeleri oluşturmaktadır. Tamamı gümüş sikkelerden oluşan bu definenin önemi, sayısal açıdan çok olmasının yanı sıra, basıldığı şehirler ve ait olduğu sultanların çeşitliliğinden de ileri gelmektedir. Sikke koleksiyonumuzun diğer önemli bölümünü ise 1985 yılında, şimdiki Vilayet Binasının ek inşaat hafriyatı sırasında çıkan Osmanlı ve Venedik altın sikkeleri oluşturmaktadır. Ayrıca; Müzemiz, tarihte basılan ilk sikkeler olan elektron grubu sikkelerden başlayarak, Osmanlı İmparatorluğu’nun sonuna kadar, Tokat’ta hüküm sürmüş bütün medeniyetlere ait sikkelerden oluşan, çeşitlilik açısından oldukça geniş bir koleksiyona sahiptir. Bedestenin arastalarından batı arastası, etnografya salonu olarak düzenlenmiştir. Halkın hayat tarzını, kültürünü temsil eden araç-gereçlerle, bilim ve din ile ilgili bilgi, belge değeri taşıyan, korunması gerekli eserler olan etnografik eserler yönünden Müzemiz, Tokat Etnografyasını tanımlayan zengin nitelikli bir koleksiyona sahiptir. Müzemiz etnografik eser koleksiyonu içerisinde bulunan ve etnografya salonunda sergilenmekte olan önemli eserler arasında, Anadolu Selçuklu dönemine ait, Anadolu müze ve kütüphaneleri içerisinde bilinen en eski Kur’an-ı Kerim olan H.587 (M.1191) tarihli el yazması Kur’an-ı Kerim ile son yıllarda yapılan araştırmalarla Anadolu Türk Seramikçiliğinde İznik, Kütahya ve Çanakkale’den sonra dördüncü önemli üretim merkezi olduğu belirtilen Tokat üretimi seramikler yer almaktadır. Etnografya salonu içerisinde, Tokat’ta 600 yıllık bir geçmişe sahip geleneksel el baskısı yazma atölyesi canlandırma alanı oluşturulmuştur. Batı arastasının güneyinde, caddeye bakan bir odada, Osmanlı Döneminde önemli bir bakır işleme merkezi olan Tokat Bakırcılığının anlatıldığı bir bakırcı atölyesi canlandırması yer almaktadır. Doğu arastasının bir bölümü eser deposu, bir bölümü idari kısım olarak kullanılmaktadır. Ön bahçede ise taş eserler ve büyük boyutlu erzak küpleri sergilenmektedir. Bahçenin bir tarafında Roma Dönemine ait mezar stelleri, lahit ve sütun başlıkları, diğer tarafında Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait sandukalar, mezar baş ve ayak taşları teşhir edilmektedir.

KAYNAK: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı

FOTOĞRAFLAR: MUSTAFA GÜRELLİ