13 Ekim 2024
Müzeler

İNCE MİNARELİ MEDRESE (Taş ve Ahşap Eserler Müzesi) – KONYA

     Konya İli, Selçuklu İlçesinde, Alaeddin Tepesi’nin batısında. Selçuklu Sultanı II. İzzeddin Keykavus devrinde vezir Sahip Ata Fahreddin Ali tarafından, Hadis ilmi öğretilmek üzere H.663 (M.1264) yılında inşa ettirilmiş. Yapının mimari Abdullah oğlu Keluk. Darü-l Hadis Selçuklu devrinin avlusu kapalı medreseleri grubunda. Tek eyvanlı. Doğusunda yer alan Taç Kapı, Selçuklu Devri taş isçiliğinin en güzel örnekleri arasında. Giriş kemerinin iki tarafında yer alan üçer küçük sütun ve kemer kavsarası bitkisel ve geometrik motiflerle süslü.     Taç kapıdan çapraz tonozlu mekana geçilmekte. Cepheden bakıldığında fark edilemeyen bu mekan, binanın esas eyvanı için simetri teşkil etmekte. Bu mekanın yan duvarlarındaki iki adet niş mimariye estetik kazandırıyor. Çapraz tonozlu giriş bölümünden divanhaneye girilir. Ortasında havuzu bulunan üzeri kubbeli, kare planlı avlunun güney ve kuzeyinde beşik tonozlu dikdörtgen planlı hücreler bulunuyor. Kubbeye geçiş pandantiflerle sağlanmış. Kubbe kasnağında kufi yazı ile “El-Mülkü-Lillah” “Ayet’ül Kursi” yazılı. Yapı ışığını, mazgal ve dikdörtgen pencereler ile kubbede yer alan fenerden sağlıyor. Girişin karşısında avludan üç basamakla çıkılan basık tonozlu bir eyvan almakta. Eyvanın iki yanında da kare planlı, kubbeli birer dershane yer almakta. Anıtsal yapının ön cephesi kesme taştan ve yan duvarlarının dış cepheleri moloz taştan yapılmış. İç mekanlarda tuğla hem statik, hem de dekoratif amaçlı kullanılmış. Kuzeyinde yer alan mescitten bugün yalnız tuğla örgülü mihrabı kalmış. Yapıya adını veren minarenin kaide kısmı muntazam taş kaplamalı. Beden kısm tamamen tuğla örgülü. Bugün mevcut gövdesi sekiz köşeli ve çeşitli formda bombeler halinde. Minare turkuaz renginde, beyaz hamurlu tuğlalarla örülmüş. Minarenin orijinali iki şerefeli iken, 1901 yılında düşen yıldırım, iki şerefeden birini tahrip etmiş. İnce Minareli Medrese XIX. yüzyılın sonuna kadar faaliyetini sürdürmüş. 1876-1899 yıllarında tamir edildiği bilinmekte. Cumhuriyet devrinde 1936 yılında başlayan çeşitli onarım çalışmalarından sonra, 1956 yılında Taş ve Ahşap Eserler Müzesi olarak hizmete açılmış. Müzede; Selçuklu ve Karamanoğlu devrine ait taş ve mermer üzerine oyma tekniği ile yazılmış yapı ve tamir kitabeleri, Konya kalesine ait yüksek kabartma rölyefler, çeşitli ahşap malzemeye oyma tekniği ile yapılmış geometrik ve bitkisel motiflerle bezenmiş kapı ve pencere kanatları, ahşap tavan göbeği örnekleri ve mermer üzerine işlenmiş mezar şahidesi ve sandukalar teşhir ediliyor. Başkenti Konya olan Anadolu Selçuklu Devleti’nin sembolü çift başlı kartal ve kanatlı melek figürlerinin en güzel örnekleri de bu müzede sergilenmekte.

KAYNAK: KÜLTÜR PORTALI