CAMİİ KEBİR (KURŞUNLU) CAMİİ – NEVŞEHİR
Camii Kebir (Kurşunlu) Camii kare planlı haremi ve mihrap önü bir iniş şeklinde güney duvarından çıkıntı yapan bir plan şemasına sahiptir. Yörede çıkartılan kalker taşlarından kesme taş örtülü beden duvarlarında, içte kubbeden gelen yüklerin alındığı kısımlarda sütun görünümü vermiş altı adet geniş yivli yarım daire kesitli pilastır. Dışta da doğu ve batı duvarlarında aynı noktalarda ve kare planlı haremin güney doğu ve güneybatı köşelerinde iki yönde birer dikdörtgen kesitli pilastır bulunmaktadır. Haremin güney duvarında içteki pilastırlar dıştan mihrap önü nişi duvarlarıyla desteklenir. Haremin kuzey duvarındaysa kubbenin yüklerinin geldiği kısımlarda duvar kalınlığı genişleterek bir bölümünün içine mahfillere çıkan merdivenler yerleştirilmiştir. Mihrap önü nişi ve mahfillerin altında kalan kısımlar harem döşeme seviyesinden 15 cm. yükseltilerek döşeme seviyesinde de haremden ayrılmıştır.
Sekiz destekle taşınan kubbeye geniş tromplar ve aralarındaki pandantiflerle sağlanmıştır. Baş kemerleri sivri olan tromplar üst kısımlarına alçıyla mukarnaslı başlık yapılan yarım sütun görünümlü plastırların üzerinden başlar. Trompun oturduğu iç köşe tromp başlangıcında alt kısmı düzlem üçgen olarak düzenlenmiş yaklaşık 75 cm. uzunluğunda bir lentoyla diyagonal yumuşatılmıştır. Dörtte bir küre şeklinde trompların tepe noktasında yaklaşık 1.00 m çapında yarım daire biçiminde bir kısım tromp yüzeyinden girinti yaparak bir yarım göbek oluşturur. Tromp baş kemerleri ve yan duvarlar üzerindeki kemerler arasına yerleştirilen pandantiflerle de kubbe eteğinin dairesel planı elde edilir. Geçiş bölgesinin üstünde, kubbe eteğinde içte bir dizi üst üste iç bükey ve dış bükey geniş profillerle elde edilen dar bir konsol üzerinde kubbe teği galerisi yer alır. Yarım küre kesitli kubbenin tepe noktasında külliyenin diğer yapılarındaki kubbelerde olduğu gibi kubbe yüzeyinden girinti yapan sekizgen bir göbek bulunur. Kubbenin başlangıç kısmına da dışta kubbe kasnağının orta noktasında yer alan sekiz pencere açılmıştır. Harem hacminden çıkıntı yapan mihrap önü mekânın örtüsü, tromp baş kemerlerinin eşi, kalın bir kemerin arkasından başlayan enine kesilmiş yarım aynalı tonozdur. Tonozun aynası, trompların tepesindeki yarım daire girinti kadar tonoz yüzeyinden içeridedir.
Haremin kuzey kısmında, giriş kapısının iki yanında dört adet sekizgen kesitli mermer sütun üzerinde birer mahfil bulunur. Mukarnas başlıklı sütunların arası sivri kemerlerle geçilmiştir. Mermer korkuluklu galerilere yapının kuzey duvarındaki genişletilmiş kısımlarda yer alan birer merdivenle çıkılır. Müezzin mahfili olan batıdaki galeride iç mekanda orta aksın tam ortasında taş konsollar üzerinde taşınan 30 cm. eninde, 70 cm. uzunluğunda bir balkoncuk ve arkada, son cemaat yerine açılan, 2. sıra pencerelerde aynı boyutta sivri kemerli bir kapıyla çıkılan gene taş konsollar üzerinde de taşınan 50 cm. eninde 90 cm. boyunda ikinci bir balkoncuk bulunur.
Camii haremi, beden duvarlarındaki iki sıra, örtüye geçiş bölgesindeki ve kubbe eteğindeki birer sıra pencereyle aydınlatılmaktadır. Harem kısmının doğu ve batı cephelerinde ikişer ve mihrap önü mekânında mihrap duvarında iki diğerlerinde birer tane olan birinci sıra pencere dizisi ahşap kapaklı, düz lentolu ve üzeri silmeli taş sövelere sahiptir. Dış cephede bu pencerelerin üzerinde kemer örgüsü duvar yüzeyinden içerlek içi dolu sivri kemerler yer almaktadır. Sivri kemerli, geniş cam yüzeyinden oluşan vitraylara sahip ikinci sıradaki pencereler, birinci sıradakilerle aynı düşey aksa yerleştirilmiştir. Yalnız bu sıradaki pencerelerden müezzin mahfilinden son cemaat yerindeki mükebbireye açılan çıkış kapası olarak tasarlanmıştır. Geçiş bölgesinde yer alan, sivri kemerli, vitray camlı pencerelerden oluşan üçüncü sırada, trompların içindeki ve mihrap önü mekânın yan duvarlarındakiler, alt sıradaki pencerelerle aynı aksa yerleştirilmiştir. Bu sırada mihrap üzerinde bir doğu, batı ve kuzey cephelerde de pandantifler arasında kalan kemer içinde üçer tane pencere bulunmaktadır. İçte kubbe başlangıcında, dışta tasnakta yer alan dördüncü sıra, sekiz adet sivri kemerli, vitraylı pencereden oluşmaktadır.
Ahşap kapaklı, basık kemerli giriş kapısı hem içte, hem de cephede sivre kemerli birer niş içinde yerleştirilmiştir. Cephede mermer profillerden oluşan bir çerçeve içine alınan giriş kapısı nişinin yanlarında birer küçük niş bulunmaktadır. Caminin kuzeybatı köşesinde yer alan minarenin kare planlı kaidesi yapının kütlesinden dışarıya taşar. Son cemaat yerinden basık kemerli bir kapıyla çıkılan tek şerefeli minare kesme taş örgülüdür. Kaide kısmı beden duvarlarının üst kotuna kadar yükselir. Narin gövdesi ve şerefesi on altıgen plana sahiptir ve üzerinde sivri, kurşun kaplı bir külah bulunur. Şerefenin iç bükey kıvrımlarından oluşan barok bir plan şeması vardır. Bezeme bölümünde daha detaylı olarak ele alacağımız minare şerefesinin altındaki ampir üsluptaki bezeme minarenin 19. yüzyılda tamir edilmiş ve şerefesinin yeniden yapılmış olduğuna işaret eder.
Caminin kuzey cephesinde simetriyi sağlamak amacıyla yapının kuzeybatı köşesinde de minare kaidesi kadar yapı kütlesinden dışarıya taşan bir duvar parçası inşa edilmiştir. Üzerinde caminin alt sıra pencerelerinin bir eşi açılmış olan bu duvar parçası minare kaidesiyle aynı yükseklikte, yani son cemaat yeri kubbe eteği yüksekliğindedir.
Mülkiyeti Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait olan caminin alanı 410 m2 ve toplam arsası 4131 m2 dir.
1) Cenâb-ı hazret-i Sultan Ahmet Han Gazi kim
Binâ-yı şevketin mimâr-ı sun’i lemyezel yapdı
İmam-ı müslimin kim cami’-i ahlâk-ı müsnâdır.
2) Vücûdun feyz-i Mevlâ mukteda-yı her düvel yapdı.
Ne geldi ne gelür evreng-i mülke misli zirâ kim
Anın yapıldığı Hayri ne evâhir ne evvel yapdı
3) O şâhinşâh-ı dehrin sihr-i hâsı sâdr-ı mümtâzı
Ki Mevlâ hâk-i dergâhından iksir-i emel yapdı
Cenâb-ı âsaf İbrahim Paşa kim Hâlil âsa
4) Yıkılmış dilleri çok Kâbeyi müzd-i ‘amel yapdı
Mizâc-ı devleti şûr-ı ‘adu ifsad itmişken
İdüb ıslâh-ı zatü’l-beyn bîceng ^ü cedel yapdı
5) İdüb ‘atf-ı ‘inân vadî-i hayre tûsen-i tab’ı
Ne hâk üzre kadem basdıysa bir râ’nâ mahal yapdı
Hususan matla’-ı hurşid-i zatı olduğu belde
6) Ki ihyâ idüp anı Nevşehir kıldı güzel yapdı
Becâ-yı senk-i zire sîm ^ü zer döktü esasında
Bu dilcû cami’-i nittiyse itdi mahasal yapdı
7) Hele billâhi ol sadr-ı mu’allâ kadr-i cûd âyîn
İlâ yevmi’l-kıyâme fahre lâyık bir mahal yapdı
Zebân hame-i Vehbî bilüb tavsifde ‘aczin
8) Ne söz yaptı ise musaddâk mâ-kall ^üdel yapdı
Hemişe hânmân-ı devletin ma’mur ide Mevlâ
Ki böyle bir ibâdetgâh-ı Rabb-ı lemyezel yapdı.
9) Daâ itmek gerekdir beş vakitte okunup târih
Bu beytullâhı İbrahim Paşa bi-bedel yapdı
Harrahu el-‘abbu’l-müznib el-fâkir Veliyûddin gafire lehu
* * *
1) Şerefle Ulu Sultan Ahmet Gazi
Heybetli binayı kalıcı olan mimar (Allah) yaptı
Müslümanların lideri ki iyi huyları kendinde toplamıştır.
2) Uyulan Tanrı biliminde bulunanı her devlet yaptı
Taht ülkesine benzeri ne geldi ne de gelecek zira ki
Onun yaptığı hayrı ne sonrakiler ne de öncekiler yaptı
3) Zamanın o şahlar şahı soyluların özdeşi seçkinlerin en önü
Ki Tanrı dergahının toprağından ümit iksiri yaptı
Yüce vezir İbrahim Paşa ki Halil (İbrahim) gibi
4) Kâbe misali mükafat olarak yıkılmış pek çok gönül yaptı
Devletin düzenini düşmanın gürültüsü bozmuşken
Aradaki düşmanlığı savaşsız kaldırdı.
5) Sert yaradılışını hayır vadisine yönlendirerek
Hangi toprağa ayak bastıysa orayı güzel bir yer yaptı
Özellikle güneş gibi doğmuş olduğu yeri
6) ki canlandıracak onu yeni şehir (Nevşehir) haline getirdi ve güzel yaptı
Geniş taşın altına gümüş ve altın döktü temelinde
Ne yaptıysa yaptı bu gönül çeken camiyi meydana getirdi.
7) Hele Allah için o yüce vezir cömertlik derecesine uygun
Tören ile kıyamet gününe kadar övünülecek bir yer yaptı
Vehbi’nin kalem ifadesi bunun vasfında aciz kaldığını bilip
8) Ne dediyse doğrulanmış ilahi söz oldu
Tanrı daima devletin evini bayındır kıla
Ki böyle bir ibadet yerini ebedi olan Tanrı yaptı
9) Tarihi okunup beş vakitte dua etmek gerekir
Bu tanrı evini İbrahim Paşa karşılıksız yaptı
Bunu günahkar fakir kul Veliyûddin yazdı Allah onu bağışlasın.
1) Âlemin hâkanı Sultan Ahmed âli-himem
Kim cihânda zât-ı âli şânıdır zıll-ı hudâ
Cümle şâhân içre kılmış zât-ı pâkin serfirâz
2) Hazret-i feyyâz-ı mutlak eyleyûp lutf û atâ
Ol şehinşâh-i hümayûn pâyekim şâyestedir.
Olsa cârub-i der-i vâlâsı şâhper-i humâ
3) Ol muazzam şehriyâr-i heft-kişver kim anın
Muntazamdır devliti bir âsaf eyile hâliyâ
Sadrıâzam âsaf-ı âlicenâb muhterem
4) Yani İbrahim paşa maden-i cûd û atâ
Kûşe kûşe eyleyüp âfâkı hep mâmûre-zâr
Bir eser eyledi her semti pür’izz û ‘alâ
5) Bâhusûs işte bu Nevsehr-i muallânın dahî
İtdi her bir cânibin âsâr-ı hûb dilkuşâ
Bir münevver cêmi-i ‘âliyi bünyâd eyleyüb
6) Buldu bu şehr-i lâtifin kadri hakka i’tilâ
Bu mu’allâ câmi’ oldukça mekan-ı kudsiyân
Eyleye mahfûz banisin cenâb-ı Kibriyâ
7) Dedi bu sızra’la târih-i itmâmın Nedîm
8) Kıldı İbrahim paşa câm-i Enver binâ 1140
* * *
1) Cihanın hakanı, yüksek iradeli Sultan Ahmet ki o
Cihanda Tanrı’nın gölgesi şanına sahiptir.
Tanrı bütün padişahlar içinde, o temiz zatı üstün kılmıştır.
2) Hazreti Allah Ona iyilik lûtfedip vermiştir.
O kutlu padişahlar padişahı ki bu rütbeye yaraşır.
Oysa yüce hüma kanadı süpürücüsü
3) O dünyanın yedi bölgesinin hükümdarıdır ki onun
Bir vezir ile halen devletinde düzen vardır.
Saygı değer, şerefli vezir olan Sadrazam
4) Yani cevheri cömertlik ve bağışlama olan İbrahim Paşa
Köşe bucak ufukları hep bayındır hale getirdi.
Bir eserle her semte kıymet ve şeref kazandırdı.
5) Özellikle, bu yüce Nevşehir’i dahi
Eserleri her tarafı güzel ve iç açıcı etti
Bu ışıklı ulu camiyi yaptırarak
6) Bu güzel şehrin değeri doğrusu yükseldi
Bu yüce camii meleklere mekân oldukça
Yüce Tanrı banisini korusun.
7) Bu mısra ile Nedim bitiş tarihini söyledi
8) İbrahim Paşa bol ışıklı camii inşa etti.
KAYNAK: İSLAM ANSİKLOPEDİSİ