30 Aralık 2024
Türbeler

KARACAAHMET SULTAN TÜRBESİ – İHSANİYE – AFYON

    İhsaniye ilçesi, Karacaahmet Kasabası’nda camiye bitişik türbe ve türbe içinde Karacaahmet müridlerine ait sandukalar bulunmaktadır. Karacaahmet hakkında fazla bilgi yoksa da, Horasan erlerinden bir halk tabibi olduğu ve kurduğu tekkede akıl hastalarının iyileştiği söylenmektedir.

    İhsaniye Karacaahmet’te medfun bulunan, Karaca Ahmet Sultan, Horasanlı bir Türkmen Beyi’nin oğludur. İlk yazılı kaynak miladi 1371’de tanzim edilen bir vakfiye senedinde adı “Süleyman Horasani oğlu Karacaahmet” diye geçmektedir.

Gençliğinde psikiyatri dalında öğrenim görmüştür. Daha sonra ruh doktoru olmuş, Anadolu’ya geldiğinde hem ruh doktorluğu yani akıl hastalıklarını tedavi ile ilgilenmiş hem de, Hacı Bektaş Veli’nin yanında dervişlik hizmeti yapıp aynı zamanda bir Alp Eren olarak. Hacı Bektaş Veli saflarında yer almıştır.

    Karacaahmet Sultan, Moğol saldırıları artınca aşireti ile birlikte Afyonkarahisar’a hicret etmiş, bir müddet şehirde kaldıktan sonra, İhsaniye ilçesinin Tezhöyük yakınlarına konaklar. Rivayete göre; o devirde burada güçlü, oldukça zalim bir aşiret beyi yaşıyormuş, kuş uçurtmuyormuş. Karaca Ahmet’i aşireti ile görünce hemen kâhyasını göndermiş. Karacaahmet Sultan’ı görüşmek üzere davet eder. Kâhya, Karacaahmet Sultan’ın konakladığı yere gelerek beyin kendisini çağırdığını söyler. Karacaahmet Sultan: “Davete icabet gerek” diyerek beyin yanına gelir. Aşiret Beyi, Karacaahmet Sultan’a; “Hoş geldiniz” diyerek hal-hatır sorar, ikramda bulunur. O günlerde beyin derdine derman bulunamayan hasta bir kızı vardır. Genç kız Karacaahmet Sultan’ın nurani bakışları karşısında sakinleşir. Hasta kızındaki bu değişikliği fark eden bey; Karacaahmet Sultan’a; “Aman beyim, kızımın, şifası sendedir, burada kal, size ve aşiretinize istediğiniz kadar yurt verelim” der. Karacaahmet Sultan, üç gün misafir kalır, bu sürede Allah’ın izni ile kızı iyileştirir.

    Karacaahmet Sultan, üç gün sonra veda için beyin yanına geldiğinde bey; “Devenizi bırakın, akşama kadar yayılsın, dolaştığı yere kadar size verdim, mülkünüz olsun” der. Kızının tedavisi karşılığı bey Kağnıcılar Köyü ve civarını Karacaahmet Sultan’a verir. Karacaahmet Sultan da aşireti ile buraya yerleşir

KARACA AHMET’İN HEKİMLİĞİ ve TEDAVİ ŞEKLİ

    Karaca Ahmet yıllarca şifa dağıttıktan sonra, yerini oğlu Eşref Sultan’a bıraktı. Saruhan iline gitti. Eşref Sultan babasından öğrendiği usulle gelen hastaları tedavi etti. O da kendisinden sonrakilere öğretti. Bu töre günümüze kadar geldi Bu gün kasabada, Karaca Ahmet’in torunları atalarından öğrendikleri usulle gelen hastaları tedavi ediyorlar.

Genellikle hastalar elleri ve ayakları bağlı olarak geliyor. Çılgınca bağırıyor. Üstünü başını yırtıyor. Çıldırmış olarak geliyor. Hastaları halkın ocak dedikleri, Karaca Ahmet’in torunları karşılıyorlar. Hasta erkekse Karaca Ahmet’in evlad-ı vakıf türbedarlarından en büyüğü karşılıyor. Kadınsa yine türbedarlardan en büyük olan kadın karşılıyor.[1]Hasta önce eve götürülür. Kendi usullerince bir takım basit sorular sorularak muayene edilir Saralı ve bunamış ise “bu bizim hastamız değil, Allah şifasını versin” diyerek kabul edilmez. Eğer hasta saldırıyor, çılgınca bağırıyor, üstünü başını yırtıyorsa” bu bizim hastamız” diyerek kabul edilir. Tedaviye başlanır. Bu gün Karaca Ahmet kasabasında tedavi işini Karaca Ahmet’in torunlarından Hacı Muratoğulları, Hacı Feyzullahoğulları, Hacı Hüseyinoğulları,   Küçük Hacı Ahmetoğulları Kocakafaoğulları, Kocabıyıkoğulları ve Hacı Mehmet Ağaoğulları yürütmektedir.

NASIL TEDAVİ EDİLİYOR?

Hasta olan kişilere ilk önce türbe önündeki “Şifalı Su Çeşmesi’nden alınan soğuk suyla kıyafetlerini çıkartmadan abdest aldırılıyor ve banyo yaptırılıyor. Daha sonra türbe içerisinde 1-2 saat uyutuluyor. Eğer hastanın durumu ağır ise türbe içerisinde bulunan ahşaptan tomruklara(prangalara) ayaklarından bağlanarak 1, 3, 5, 7 gece yatırılıyor.

HANGİ HASTALAR ŞİFA BULUYOR?

    Çoğunlukla akıl ve ruh sağlı yerinde olmayan, kendisine ve çevresine zarar veren hastalar getirilse de, panik atak olan ya da çocuk sahibi olamayan kişiler de getiriliyor. Hatta türbede dua ettikten sonra çocuk sahibi olan kişilerin erkek çocuklarına Ahmet, kız çocuklarına Sultan ismini verenler olmuş.

ŞİFALI SU ÇEŞMESİ

    Türbe içerisinde içenlerin şifa bulduğuna inanılan bir adet çeşme bulunmaktadır (önceden kuyuymuş). Eğer türbeyi ziyaret ederseniz bu sudan bir bidona doldurarak yanınıza alabilirsiniz. Yanınızda aldığınız su azalır ise kalan suyun içine Yürek Kayası adı verilen taşı atarak suyu çoğaltabilirsiniz. Bu taşı görevlilerden alabilirsiniz.

TÜRBE KİTABESİNDE ŞÖYLE YAZIYOR:

    Yedi yüz yirmi altı tarihinde Sultan Orhan Gāzî zamân-ı saltanatında câlis-i post-nişîn-i irşâd-ı târîkat-ı aliyye ve sāhib-i havârikıʼl-ʽâdât ve zāhir-i kerâmât-ı seniyye bulunan.  Karaca Ahmed Sultan – kuddise sırruhu’l-gufrân hazretleriniñ 1324 sene-i hicriyye mebdeʼ-i tecdîd-i türbe-i ʽıtırnâkine Fatiha.. 1322 Sene-i Rûmiye.

AÇIKLAMASI:

{h. 726 tarihinde Sultan Orhan Gazi’nin saltanatı zamanında tarikat-ı aliyyenin post-nişinlik makamında oturan Karaca Ahmed Sultan –ki, mağfiret sahibi olan Yüce Allah O’nun sırrını takdis etsin- hazretlerinin 1324 Senesi’nde ıtır kokulu türbelerinin inşaatı yenilenmiştir. Fatiha 1322 Rumi Senesi}

KAYNAK: KÜLTÜR PORTALI – AFYON HABER