ESKİ KÖYCEĞİZ KÖYÜ – KÖYCEĞİZ – MUĞLA
Köyceğiz- Ortaca Karayolu üzerinde Dalyan’a sapan kavşak üzerinde Sabri Kahvesi vardır. Buradaki köprünün sağındaki yoldan Yuvarlak Çayı’nın Köyceğiz Gölü’ne aktığı yöne doğru ilerlerseniz, çay kenarında kavak ağaçlarının gölgelediği upuzun yolun keyfine doyamayacaksınız.
Köyceğiz gölüne akan bu çay üzerinde ahşaptan yapılmış köprüler, Kavakarası Köyü ve Eski Köyceğiz Köy sakinlerinin karşıdan karşıya geçmesini sağlıyor.Yolun sonu sizi Köyceğiz Gölü ile Yuvarlak Çayı’ nın kucaklaştığı yere ulaştıracak. Etrafınız ve gökyüzü uzun ağaçların dallarıyla güneşi gölgelerken, bir yanınızda Yuvarlak Çay, bir yanınızda Köyceğiz Gölü’nün serinliğinde kendinizi yeşilin tam ortasında bulacaksınız.
Köyceğiz ilçesinin ilk yerleşim alanı, Eski Köyceğiz Köyü’nden başlayıp gölün içine doğru uzanıyormuş. Yıllar önce bu şehri sular basıp, 52 km.2 büyüklüğünde ve yer yer 40 metreleri bulan derinliğiyle Köyceğiz Gölü oluşmuş. Bu deprem çöküntüsünde Köyceğiz Gölü içerisinde bulunan kalıntıların bir bölümünü dergimizin 1.ve 5. sayısında yazmıştık. Gölün altında bu gün dahi gözle görülebilen o kalıntıları, Prof. Dr.Cengiz Işık, Antik Çağın Tanrıça’sı Leto’ya ait yapılar olduğunu belgeledi. Köyün yaşlıları, Eski Köyceğiz Köyü’nde ki bazı yapı kalıntılarının da çok eskilere dayandığını söylüyor. İşte bu doğal afeti gören insanlar “Vah vah! Koca şehir sular altında kalıp batmış, geriye bir tek kenarda Köyceğiz kalmış” diye mırıldanmışlar. Söylenceye göre Köyceğiz’ de ismini buradan almakta..
Gölün bulanık olmadığı zamanlarda, tekne gezintilerinde özellikle Sultaniye Kaplıcaları’ na yakın mevkide gölün yüzeyinden taş yapı kalıntılarını net bir şekilde görebilirsiniz.
Eski adı “Yüksekkum” olan bu günkü Köyceğiz şehir merkezine 1879 yılında Eski Köyceğiz Köyü’nden taşınılmış. 7 km’ lik bir alana yayılan Eski Köyceğiz Köyü’nün Nasuh Dede, Kaşıkçı ve Sancı mahalleleri yanı sıra Göl Tepesi, Kasaplar Gediği, Karacalar Tepesi ile Türbe Üstü gibi mevkileri var.
Bu eski şehrin sokak yolları tıpkı Muğla’ nın Saburhane mahallesine gider gibi duvarlarla çevrili. Bölgenin ilk sahipleri Menteşeoğulları’ndan Ali Paşa’ nın yıkılmış konağından duvar kalıntıları yanı sıra; Cenap Paşa’ nın harabeye dönüşmüş konağı hayaletli bir şato misali hala ayakta duruyor. 100 m. ilerisinde cami ile sarmaşıkların dolandığı minare, buradaki yaşamın çok eskilere dayandığını belgeliyor.
Kaynak:http://karyayolu.net/yerlesimler/yerlesim/eski-koycegiz-koyu