3 Mayıs 2024
Özel Mekanlar

KULELİ ASKERÎ LİSESİ – İSTANBUL

    Kuleli Askerî Lisesi ya da günümüzdeki resmî adıyla Millî Savunma Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulu Kuleli Yerleşkesi, İstanbul Boğazı kıyısında, Anadolu yakasında yer alan askerî okul. Bugünkü yerleşkede harp okullarını kazanan subay adayları, 1 yıl yabancı dil eğitimi almaktadır.

    Önceden okulun amacı Türk Silahlı Kuvvetlerine subay ve Kara Harp Okuluna kaynak teşkil edecek öğrenci yetiştirmekti. Okula girebilmek için Türk Silahlı Kuvvetlerinin belirlemiş olduğu kriterlere uygunluk esas alınmaktaydı. 2016 Türkiye askerî darbe girişiminden sonra ilan edilen OHAL kapsamındaki Kanun Hükmündeki Kararname ile 31 Temmuz 2016 tarihinde diğer askerî okullarla birlikte Kuleli Askerî Lisesi de kapatılmıştır.

Bina, günümüzde Millî Savunma Üniversitesinde Yabancı Diller Yüksek Okulu olarak Hava, Kara ve Deniz Harp Okulu öğrencilerinin yabancı dil hazırlık sınıfı eğitimlerinde kullanılmaktadır.

YERLEŞİM BÖLGESİ

    II. Mehmed İstanbul’u aldığı zaman Kuleli Askerî Lisesi’nin şimdi bulunduğu yerde bir koru, içerisinde de bir manastır ile bir kule bulunuyordu. 1512-1520 yılları arasında Yavuz Sultan Selim devrinde manastır yeniçerilere kışla olarak verilmiştir. Bu kışla mevkii, Bostancıbaşı Odaları diye anılırken zamanla güzel ve süslü bir bahçe haline gelişinden olacak ki Kuleli Bahçesi diye tanınmıştır. I. Süleyman padişah olunca, bahçede yüksek bir kulesi bulunan dokuz katlı ve her katı fıskiyeli havuzlarla süslenen büyük bir kasır yaptırmıştır. III. Ahmed, kule bahçesi ve etrafını has olarak kendi mülkiyetine almıştır. Bu dönemde Doğu Roma devrinden kalan kule yıktırılmıştır. 1744 yılında Sadrazam Nevşehirli İbrahim Paşa’nın damadı Kaymak Mustafa Paşa tarafından sahilde bir mescit yaptırılmıştır.

TARİHİ

ASKERÎ REFORM VE KIŞLA DÖNEMİ

   II. Mahmut (1808-1839) döneminde, Bostancıbaşı Odaları mevkiinde, yani okulun şimdi bulunduğu yerdeki bu kışla, Kuleli Askerî Lisesi’nin ilk yapısı olmuştur. Abdülmecid devrinde (1839-1861) kışla yanınca yerine, yarı kâgir olarak yenisi inşa edilmiştir (1843). İki tarafına da kuleler yapıldığı için kışlaya bu tarihten itibaren Kuleli Kışla denilmeye başlanmıştır. 1847’de suyolları tamamlanarak kışlanın su işi de halledilmiştir.

   Kafkasyalı Hüseyin Paşa tarafından tertiplenen ve Sultan Abdülmecit’i tahttan indirmek hedefini güden hareketin meydana çıkarılması üzerine, suçluların yargılanması Serasker Rıza Paşa tarafından Kuleli Kışlası’nda yapılmıştır. (Kuleli Olayı, 1859)

    Kırım Savaşı’na iştirak etmek üzere İstanbul’a gelen Fransız ve İngiliz askerlerinin bir kısmı, Fransa’nın İstanbul Maslahatgüzarının isteğine uyularak bu kışlaya yerleştirilmiştir(1854). Burası, müttefik askerlerinin kışla ve hastanesi haline getirilmiştir. Harpte yaralanan ve tedavileri sırasında ölen müttefik askerleri kışlanın kuzeyindeki mezarlığa gömüldüğü için yakın zamana kadar bu mezarlığa İngiliz Mezarlığı deniliyordu.

    Kışla, 1856’da İngilizler tarafından boşaltılırken, çıkarılan kasıtlı bir yangınla tamamen harap olmuştur. Abdülaziz devrinde (1861-1876) kışla, ana duvarları kâgir, iç bölmeleri, tavan ve tabanları ahşap olarak iki kat halinde, Osmanlı’nın Ermeni saray mimarlarından Garabed Amira Balyan tarafından inşa edilmiş; böylece bugünkü kışla ortaya çıkmıştır(1871).

ASKERÎ LİSE DÖNEMİ

OSMANLI DÖNEMİ

    Kuleli Askerî Lisesi, Mekteb-i Fünun-ı İdadiye adı altında 21 Eylül 1845’te bugün İstanbul Teknik Üniversitesi olarak kullanılan Maçka Kışlası’nda kurulmuştur. Bu kışlanın tamiri nedeniyle ilk eğitim öğretim yılını, Mızıka-i Hümayün ve Baltacılar dairesi olarak kullanılan Çinili Köşk’te tamamlamıştır. Maçka Kışlası’nın tamiratının tamamlanması üzerine buraya taşınan Mekteb-i Fünun-ı İdadiye, Sultan Abdülmecit’in de bulunduğu bir törenle 10 Ekim 1846’da ikinci eğitim-öğretim yılına başlamıştır. 1868’de mevcut askerî idadilerin(liselerin) birleştirilmesi kararı alınmıştır. Bu tarihte, Kuleli de dâhil olmak üzere, dört askerî idadi “Umum Mekteb-i İdadi Şahane” adı altında birleştirilerek Galatasaray Kışlası’na nakledilmiştir. İdadilerin birleştirilmesinden istenen sonuç elde edilemeyince, 1872’de okulların ayrı ayrı öğretime devam etmeleri kararlaştırılmıştır. Bunun üzerine, Mekteb-i Fünun-ı İdadiye ve Deniz İdadisi, Kuleli Kışlası’na taşınmıştır. Bu tarihten sonra okul “Kuleli İdadisi” adıyla anılmaya başlamıştır.

   1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı dolayısıyla Kuleli’nin hastahaneye çevrilmesi kararlaştırılınca okul, Pangaltı’daki harp okulu binasına taşınmıştır. Savaşın sona ermesiyle birlikte Askerî Tıbbiye İdadisi ile birlikte yeniden Çengelköy’deki binasına dönmüştür (1879). Mevcudun artması üzerine okul haricindeki sırt üzerindeki okul hastanesi tahliye edilip burası tıbbiyeye tahsis edilmiştir. Hastane ise Beylerbeyi’ne taşınmıştır. Askerî Tıbbiye İdadisi, daha sonra Haydarpaşa’ya nakledilmiştir (1910).

   1912-1913 Balkan Harbi sırasında Kuleli Kışlası tekrar hastane olmuştur. Öğrencilerin bir kısmı Kandilli Kız Lisesi’nin bulunduğu Adile Sultan Sarayı’na bir kısmı da Beylerbeyi Sarayı’nın yanındaki binalara gönderilmiştir. 1913 yılı sonunda, okul tekrar eski binasına taşınmıştır.

    I. Dünya Savaşı sırasında okul bir dönem Büyük Ada’daki Rum Yetimhanesi’ne taşınmıştır. Savaş sonu 5 Kasım 1920’de İngilizler’in Mondros Mütarekesi’ne dayanan istekleri üzerine okul binası boşaltılıp İngilizler tarafından Ermeni yetim ve göçmenlerine tahsis edilmiştir.

    26 Aralık 1920’de Kuleli İdadisi, önce Kâğıthane’de, Sünnet Köprüsü yanındaki çadırlardan ibaret bir ordugâha, bir ay sonra da Maçka’daki karakol binasına taşınmıştır. İngilizlerin buraya da el atması üzerine, Beylerbeyi Sarayı yanındaki eski Jandarma Okulu’na nakledilmiştir.

   26 Ağustos 1922’de başlayan Büyük Taarruz’un parlak bir zaferle sonuçlanması sonucu başlayan Lozan Barış Görüşmeleri ile beraber İngilizler, Kuleli Kışlası’nı boşaltarak Türk makamlarına teslim etmişlerdir. Böylece okul, üç yıllık bir aradan sonra, 6 Ekim 1923’te eski yerine tekrar taşınmıştır.

CUMHURİYET DÖNEMİ

   1924’te çıkarılan “Tevhid-i Tedrisat Kanunu” (Eğitim Birleştirilmesi) ile okul sivil liseye dönüştürülmüş, adı da “Kuleli Lisesi” olarak değiştirilmiştir. Aynı ders yılı sonunda bu uygulamaya son verilmiş ve okul tekrar askerî liseye çevrilmiştir. Ayrıca 1925’te bugünkü adını almış, Kuleli Askerî Lisesi olarak anılmaya başlamıştır.

II. Dünya Savaşı nedeniyle, seferberlik planlarına uyularak Kuleli Askerî Lisesi Mayıs 1941’de Konya’ya nakledilmiştir. Kuleli Kışlası 1000 yataklı askerî hastane haline getirilmiş ve Boğaz Nakliyat Komutanlığı da buraya taşınmıştır.

    İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinden sonra, 18 Ağustos 1947’de İstanbul’a taşınarak tekrar ve son kez tarihi ve kutsal yuvasına kavuşmuştur. Kuleli Askerî Lisesi, 1975-76 öğretim yılına kadar Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığına bağlı liselerin fen kolu programını uygulamıştır. Bu tarihte kolej sistemine geçilmiş, daha önce üç yıl olan öğretim süresi hazırlık sınıfının açılmasıyla birlikte dört yıla çıkarılmıştır. 2005 yılında MEB’in liselerdeki öğrenim süresini 4 yıla çıkarmasıyla beraber hazırlık sınıfı kaldırılmıştır. 2008 yılında alınan kararla öğrenim süresi 5 yıla çıkmıştır. 2013 yılında ise tekrar eğitim ve öğretim süresi 4 yıla düşürülerek hazırlık sınıfı kaldırılmıştır.

    2016 Türkiye askerî darbe girişiminden sonra ilan edilen OHAL kapsamındaki Kanun Hükmündeki Kararname ile 31 Temmuz 2016 tarihinde diğer askerî okullarla birlikte kapatıldı.

   Bina 2022-2023 eğitim-öğretim dönemi itibarıyla Milli Savunma Üniversitesine bağlanıp, Yabancı Diller Yüksek Okulu olarak Hava, Kara ve Deniz Harp Okulu öğrencilerinin yabancı dil hazırlık sınıfı eğitimlerinde kullanılmaktadır.

ÇALIŞMALAR

   Kuleli Askerî Lisesi’ne 2006 yılında dikilen dev Türk Bayrağı, 43 metrelik boyu ile İstanbul’un 2. en büyük Türk Bayrağı’dır. Bayrak, İstanbul’un birçok noktasından rahatça görülebilmektedir. Özellikle eklenen yüksek voltajlı projektörler, bayrağın geceleri de rahat görünmesini sağlamaktadır.

   Okul müzesinde öğrencilerin aldığı ödüller ve bir adet Filkuşu yumurtası bulunmaktadır. Ayrıca altın sırmalı koltuklar ve çeşitli antika eşyalar da mevcuttur.

Kaynak: Vikipedi, özgür ansiklopedi

Fotoğraflar: Mustafa Gürelli