3 Ekim 2024
Müzeler

SIRÇALI MEDRESE (MEZAR ANITLARI) MÜZESİ – KONYA

Sırçalı Medrese Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde medrese olarak kullanılmıştır. XVII. yüzyılda terk edilmiş olan medresenin talebe odaları yıkılmıştır. XIX. yüzyılda ise kerpiçle yapılan bu odalarda eğitime devam edilmiştir. Medrese 1954 yılında yeniden onarıma ve korumaya alınarak 1960 yılında Konya Müzesi’ne bağlı “Mezar Anıtları” seksiyonu olarak ziyarete açılmıştır. 1969 yılında Kültür Bakanlığı aslına uygun olarak Kültür Bakanlığı tarafından restore edilmiştir.

1988-1990 yılları arasında yeniden restorasyona alınan ve teşhir tanzimi yapılarak yenilenen müzenin bahçesinde toprak altında olan Bizans Devrine ait katakomp da onarılarak ziyarete açılmıştır. Sırçalı Medrese Mezar Anıtları Müzesi’nde çoğunluğu zaman içerisinde yok olan mezarlıklardan toplanan tarih ve sanat tarihi açısından değerli olan Selçuklu, Karamanoğlu ve Osmanlı Dönemlerine ait mezar taşları sergilenmektedir. Mezar Anıtları Müzesi’nin üst katı halen “Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü”nün kullanımındadır.

Konya’nın ve Anadolu’nun önemli medreselerinden biri olan Sırçalı Medrese Konya İli, Meram İlçesi, Gazialemşah Mahallesi’ndedir. Açık avlulu, iki eyvanlı ve iki katlı medreselerden olan Sırçalı Medrese, II. Gıyaseddin Keyhüsrev Devrinde Bedreddin Muslih tarafından yaptırılmıştır. Binanın önemli bölümlerinde kesme taş diğer kısımlarda moloz taş kullanılmıştır. Çeşitli değişikliklerle 1924 yılına kadar medrese olarak kullanılmıştır.

Doğu-batı yönünde uzanan medresenin dikdörtgen biçimindeki ön cephesi kesme taştandır. Öne çıkıntı yapan taç kapı çeşitli geometrik ve rumi süslerle bezenmiştir. Giriş kapısının üstüne rastlayan kısımda kitabe bulunmaktadır. Bunun iki yanında üstü mukarnaslı süs işçilikleri vardır. Ayrıca klasik Selçuklu taç kapılarında rastladığımız gibi kapının iki yanında iki niş bulunmaktadır. Giriş kapısından sonra beşik tonozlu eyvan gelir.

Bu bir bakıma ikinci eyvan durumundadır. İkinci katın oluşumundan dolayı Bursa kemeri şeklinde sırlı tuğla ve çinilerle kaplı tonoz örtüsü biraz basıktır. Sağ tarafta türbe, solda ise medrese odası vardır. Türbe kubbemsi tonoz örtülü olup bir penceresi cepheye, diğeri avluya açılmaktadır. Duvarları ve örtüsü, sırlı tuğlalarla balık sırtı şeklinde örülmüştür. Soldaki medrese odası beşik tonola örtülü olup bir pencere cepheye açılmaktadır. Günümüze kalan sağlam medrese odası bu odadır.

Medresenin dikdörtgen bir avlusu ve avlunun ortasında bir havuzu vardır. Avlu üç yönden revaklarla çevrilidir. Revakların kalan kısımlarından ayakların duvar yüzeylerinin çeşitli şekillerde sırlı tuğla ve çinilerle kaplı olduğu anlaşılmaktadır. Avlunun sağında ve solunda dörder öğrenci hücresi bulunmaktadır. Üst kattaki odalarla birlikte toplam oda sayısı onaltıdır. Odaların kapı ve pencereleri avluya açılmaktadır.

Ana eyvanın sağında ve solunda kubbeli birer oda vardır. Bunlar klasik kışlık dershanelerdir. Yapının en süslü ve gösterişli yeri olan ana eyvan bugün oldukça sağlam durumdadır. Yalnız eyvan kemerinin yeri kadar olan altıgen çiniler ve eyvanın üst kısmındaki çiniler dökülmüş ve bozulmuştur. Eyvan bir basamakla avludan ayrılmaktadır. Cephesi çeşitli şekillerde ve görünüşlerde çinilerle ve yazılarla bezelidir. Bu yazılar Kuran’dan alınmış surelerdir. Kemer içinde yer alan altıgenin ortasında, binanın mimarının kitabesi bulunmaktadır. Medreseyi “Tuslu Mehmet Usta”nın yaptığı yazılıdır. Yazı bordürleri eyvanın cephesini çepeçevre dolaşmaktadır. Eyvanın güney duvarında çinileri dökülmüş mihrap bulunmaktadır. Sırçalı Medrese çinileri çini sanatı yönünden önemli bir yer tutmaktadır.

KAYNAK: İSLAM ANSİKLOPEDİSİ