ÇÖPÜR TAŞI
Eskiden mimarlıkta suyu işlenen dairevi bir yolda dolaştırıp güzel bir görüntü ve ses elde etmek için yapılan uygulamada, suyun çevrildiği işlemeli taşın adıdır.
Suyolunun üzerine, havuzun yanına veya çeşmelerin taşma yoluna vb. gibi gerek iç mekânda gerek dış mekânda uygulanmış.
Türk kültürünün unutulduğu bu farklılıklar bizi geri bırakıyor diye bunları terk etmişiz. Böylece kültürümüzü kaybetmişiz.
Bunlar, binek taşı, külliye, dinlenme taşı, sadaka taşı, yitik taşı, ezan taşı, çöpür taşı, süzek taşı gibi Osmanlı’da kullanılan çeşitli taşlar, Türk kültürünün inceliğini göstermektedir. Osmanlı’da her kesimin düşünüldüğü, günümüz gençliğinin ise kendi kültürünü unutturulduğu bir gerçektir. Türk kültüründeki inceliğe Avrupa’nın hiçbir yerinde rastlanmamıştır.
Çöpür taşı, suyun müzikli bir şekilde ilerlemesi, suyun hareketini izleyen ve dinleyenin huzur bulması için havuza eklenen bu suyolu, içinden su akarken seyredenin de gözünün şifa bulması düşünülmüş.
Ayrıca suyun bu dönüş sırasında çer çöpün dipte kalarak suyun temizlenmesini de sağlıyor olması da düşünülmüş.
Diyarbakır’da iklim gereği, geleneksel yapılarda taş ve suyun arasında önemli bir ilişki vardı. Yüzeyi gözenekli bazalt taşıyla inşa edilmiş avluların, duvarların sulanması, avluya açılan eyvanların ve odaların serinletilmesi için çöpür taşı uygulaması yapılırdı.
Diyarbakır’da geleneksel yapıların bahçesinde havuz vazgeçilmez öğeydi. Burada havuz çevresinde de döşendiğini görebileceğimiz gözenekli bazalt taşı, suyu yüzeyinde tutar ve serinlik sağlardı. Çöpür Taşı da suyun güzel bir ses vererek dolaşmasını sağlardı.
Fotoğraflar alıntıdır.