MİNARE BÖLÜMLERİNDEN GÖVDE
SÜSLÜ GÖVDELİ MİNARELER
Gövde yapılarına göre gövdeleri süslü olan minarelerin ayrı bir güzelliği var. İşçilikleri göz kamaştırıyor.
YAKUTİYE MEDRESESİ TÜRK İSLAM ESERLERİ VE ETNOGRAFYA MÜZESİ – ERZURUM
Yakutiye Medresesi İlhanlı hükümdarı Sultan Olcayto döneminde Gazan Han ve Bolugan Hatun adına, Hoca Yakut Gazani tarafından 1310 yılında yaptırılmıştır. Anadolu’daki kapalı avlulu medreselerin en büyüğü olan Yakutiye Medresesi plan düzeni, dengeli mimarisi ve iri motifli süslemeleri ile Erzurum’un en gösterişli yapılarından biridir.
İç içe geçmiş geometrik motifler ve çinilerle bezeli minare, kabartma kordonlarla hareketli bir görünüm kazanmıştır. Köşelerde yer alan kalın gövdeli minarelerden biri çok önceden yıkılmış veya hiç yapılmamıştır. Bu minarenin kaidesi konik bir külahla kapatılmıştır
SAHİP ATA CAMİ – KONYA
Larende Caddesi’ndedir. Ünlü vezir, büyük hayırların sahibi Sahip Ata Fahrettin Ali tarafından 1258-1283 yılları arasında inşa ettirilmiştir. Buradan geçmekte olan Konya dış surlarının hemen önünde yaptırılmış bir külliyedir. Mescid, türbe, hangah ve hamamdan meydana gelmiştir.
Zamanla harap olan mescidin yerine bu günkü mütevazı camii inşa edilmiştir. Muhteşem mescidin mimarı Abdullahoğlu Kelük’tür. Taç kapısı son derece görkemlidir. Hat, geometri ve nebati motiflerle bezelidir. iki yanında ’emzikli’ tekniğinde yapılmış birer orijinal sebil bulunmaktadır. iki köşede yükselen minarelerden batıdaki ayakta kalmıştır. Mescidin mihrabı fevkaladedir. Eşsiz çinilerle bezelidir. Geometrik ve rûmi motiflerle süslü çiniler göz alıcı güzelliktedirler.
İNCE MİNARELİ MEDRESE (Taş ve Ahşap Eserler Müzesi) – KONYA
Konya İli, Selçuklu İlçesinde, Alaeddin Tepesi’nin batısında. Selçuklu Sultanı II. İzzeddin Keykavus devrinde vezir Sahip Ata Fahreddin Ali tarafından, Hadis ilmi öğretilmek üzere H.663 (M.1264) yılında inşa ettirilmiş. Yapının mimari Abdullah oğlu Keluk.
Darü-l Hadis Selçuklu devrinin avlusu kapalı medreseleri grubunda. Tek eyvanlı.
Doğusunda yer alan Taç Kapı, Selçuklu Devri taş isçiliğinin en güzel örnekleri arasında. Giriş kemerinin iki tarafında yer alan üçer küçük sütun ve kemer kavsarası bitkisel ve geometrik motiflerle süslü.
Yapıya adını veren minarenin kaide kısmı muntazam taş kaplamalı. Beden kısmı tamamen tuğla örgülü. Bugün mevcut gövdesi sekiz köşeli ve çeşitli formda bombeler halinde. Minare turkuvaz renginde, beyaz hamurlu tuğlalarla örülmüş.
Minarenin orijinali iki şerefeli iken, 1901 yılında düşen yıldırım, iki şerefeden birini tahrip etmiş.
ÇİFTE MİNARELİ MEDRESE – SİVAS
Sivas Merkez Eskikale Mahallesindedir.
“Selçuklu döneminin en anıtsal yapılarından biri olan Çifte Minareli Medrese aynı zamanda en çok tahribata ve yıkıma uğramış yapılardan biridir de. Günümüze yalnızca doğu cephesi, yani ön yüzü gelebilmiştir. 1960’lı yıllarda yapılan araştırma kazısı sonucuna göre medrese, açık avlulu, dört eyvanlı, iki katlı anıtsal bir yapıdır. Köşe kulelerinden sonra medreseye bitişik güney yönünde daha önceki dönemlere ait bir imaret veya zaviye olduğu, kuzey yönünde ise medrese bünyesi içinde bir hamamın olabileceğinin izleri ortaya çıkarılmıştır.
Bugün, doğu yönünde yer alan medrese girişinin taş süslemeli cephesi büyük boyutları ve tuğla-sırlı tuğla örgülü iki minaresi ile dikkati çekmektedir. Sivas Gök Medrese ve Erzurum Çifte Minareli Medrese ile benzerlik gösteren yapının iki katlı, dört eyvanlı ve açık avlulu olduğu öğrenilmektedir.
SAHABİYE MEDRESESİ (GÖK MEDRESE) – SİVAS
Sivas merkez Gök Medrese Mahallesindedir.
Gök Medrese ya da diğer adıyla Sahabiye Medresesi, Sivas’ta yer alan medresedir. Anadolu Selçuklu Devleti döneminde, batı yönünde giriş kapısının yer aldığı ana büyük kapı üzerindeki kitabesinden anlaşıldığına göre 1271 yılında Sahip Ata Fahrettin Ali tarafından Mimar Kaluytan’a (Kaluyan el-Konevi) yaptırılmıştır.
Çifte minareli taç kapısı ve kapının üzerindeki süslemeler, yapının en görkemli bölümüdür. Süslemelerde 12 tür hayvan başı, yıldız ve hayat ağacı motifleri kullanılmıştır. Duvarları yontma kalker taşından yapılan medresenin minareleri 25 metre uzunluğundadır.
Açık avlulu, iki katlı, dört eyvanlı plan şeması gösteren bir medresedir. Giriş eyvanının sağındaki mescidin ve iki yan eyvanın firuze renkli çinileri bu medreseye Gök Medrese adını verdirecek kadar etkili olmuştur. Selçuklu sanatının en seçkin en abidevi anıtlarından biri olan Gök Medrese, süsleme sanatı ile mimarinin birbiriyle bütünleştiği nadide eserlerimizdendir.
Minarelerin şerefenin üst kısmı onarım görmüştür.