22 Aralık 2024
Camiler

ŞENGÜL CAMİİ – KÜTAHYA

   Börekçiler mahallesi nde, Şengül hamamı civarında bulunan bu caminin kitabesi yoktur. Mahkeme kayıklarına göre camiin Molla Celal isminde bir zat tarafından yaptırıldığı anlaşılmaktadır. Molla Celal bu camiin iç avlulusunda bulunan nazirede gömülüdür. Mezarının başucunda bulunan kitabe çok girift, Selçuk sülüsüyle yazılmıştır. Okunamamıştır, ancak ayak ucunda bulunan taşta, Molla Celal’in (H. 935 – 1028 : 29 ) da öldüğü anlaşılmaktadır. Şu halde bu tarihin delaletiyle caminin H. 900 – M. 1519 : 935 1528) sereleri arasında, Kanuni Sultan Süleyman (1520 – 1565) devrinde Kütahya eyalet Valilerinden Kasım Paşa (H. 927 – 930) veya Behram Paşa (930 -935) zamanında yapıldığı tahmin edilmekledir.

(Börekçiler mahallesinde Celal Mescidi ve Osman Paşazade Ahmet Paşa Muallimhanesi nde sıbyan mektebi muallimi el-seyit Muslihittin Efendi öldüğünden, Mehmet halifenin tayini vs. Rebiulevvel 1177/1764

Bu kayıttan Şengül’ün ilk yapılışı mescit olduğu ve bir de sıbyan mektebi bulunduğunu öğreniyoruz. Osman Paşazade Ahmet Paşa’nın (1865 – 1866) bu civarda dere boyunda bir sarayı olduğunu ve bu sarayda hemşerimiz Evliya Çelebi nin misafir kaldığı bilinmektedir.

(Börekçiler Mahallesi’nde Molla Celal tarafından bina ve ihya edilen camii şerif ve mektep ve çeşmenin mahalle halkı tarafından tamir edileceği ve lüzumlu malzeme listesi vs. 3 cemadül evvel 1259 Bak defter 23) Bu kayıtta Molla Celal’ın cami ile birlikte mektep ve çeşmeyi de yaptırdığı anlaşılmaktadır.

Börekçiler mahallesinde vaki Celal mescidi, yıkılmaya yüz tuttuğundan hayır sahiplerinden müftü, müderris ve Şeyh Abdullah Efendi, mescidi tamir ve yeniden bir minber yaptırdığı vs. 27 Şevval 1287 (Bak defter 45)

Bu Abdullah efendi 1274 de Kütahya müftüsü olan Abdülbaki oğlu Abdullah Hak Efendidir. (Defter 3)

Yakın tarihte bu camiin tekrar tamir gördüğünü çeşmesinin yeniden yaptırıldı. Haziresinin tanzim edilerek imam odası ilâve edildiğini caminin boyandığını bilenler çoktur.

Bugünkü durumu 
 
Caminin güneyinde bulunan iki kanatlı ahşap kapıdan cami avlusuna girilir. Kapının üstü pencerelidir. Avlunun sağında cami naziresine bir kapı açılır. Burada üç mezar görülmektedir Bunlardan birisi camiyi yaptıran Molla Celal’e aittir.

Bitişikte imam odası vardır. Bu avluda küçük dış cemaat yeri bulunmaktadır. Güneye bir penceresi vardır. Avlunun tavanı ahşap ve sıvalıdır. Cami kesme taşlarla yapılmış olup muntazamdır.

Etrafı mermer sütunlarla çevrili (1,16×1,70) boyutlu, iki kanadlı ahşap kapıdan camiye girilir. (7,66×7,73) M2 olan camiin doğusunda bulunan kapı üzerinde bir, dış cemaat yerine açılan bir, güneyinde iki, alt kısımda bir, mihrabın üstünde olmak üzere üç, kuzeyinde bir penceresi vardır. Kubbe, dört köşede duvarlara istinat ettirilmiş yarım kemerler üzerine oturtulmuştur. Dış görünüşü 12 gen kasnak üzerindedir, kiremit örtülüdür. Mihrap alçı, minber doğramadır. Camiin kuzey duvarında 7 basamakla çıkılan kafesli kadınlar mahfili vardır, bunu i oUı müezzinler yeridir. Minarenin kapısı caminin içinde ve giriş kapısının yanındadır. 74 basamaklı olan ve kesme taşlardan yapılan minarenin şerefesi de taş ile çevrili olup, külah kurşun kaplıdır. Temelin gövde ile birleştiği kısım karpuz biçiminde olup halk arasında “Karpuz minare” denmektedir. Halen bir imam ve bir müezzini yardir. Cami bakımlı ve sevimlidir.

Kaynak: osmanlimedeniyeti.com/

Fotoğraflar: Mustafa Gürelli