MERZİFON-TACEDDİN İBRAHİM PAŞA KÜLLİYESİ – AMASYA
1- Taceddin İbrahim Paşa Külliyesi
Gazi Mahbub Mahallesi’nde, Taş Han’ın güneydoğu, Bedesten’in doğusunda, doğuya meyilli bir araziye inşa edilmiştir. Batı yanında Çarıkçılar, doğu yanında Kelleci Sokak uzanır; kuzey ve güney yanları ise pazar yeri olarak kullanılmaktadır. Külliye, esas itibariyle bir cami ve bunun kuzeyinde yer alan daha alçak kottaki avlusunun güneydoğusunda bir çeşme ile ortasındaki bir şadırvandan ibarettir.
a) Taceddin İbrahim Paşa Camii
Kitabesi bilinmeyen28 eserin, 27 Şaban 900 Hicrî/25 Nisan 1494 Milâdî tarihinde düzenlenen vakfiye kaydı29 dikkate alındığında, Taceddin İbrahim Paşa30 tarafından 1494 yılından önce inşa ettirildiği anlaşılmakla birlikte, kuzey cephesinin karşısında yer alan şadırvan ile kuzeydoğusundaki çeşmeye istinaden farklı tarihlendirilmeler de yapılmıştır. Arazi meylinden dolayı şadırvanın düşük kotta kalması sebebiyle eser, halk arasında “Çukur Şadırvan Camii” şeklinde de anılmaktadır.
Plân bakımından asıl halini büyük ölçüde koruyan ve alt katı depo olmak üzere fevkâni bir kuruluş sergileyen caminin doğu cephesi ile güney cephesinin doğu yarısına bitişik iki katlı kârgir bir han, güney cephesinin batı yarısı ile batı cephesine bitişik olarak ta dükkânlar inşa edilmiştir. Cami, 1939 depreminde harap olmuş, dükkânlar ile han bütünüyle yıkılmıştır. Bunların yeri zaman içerisinde muhdes binalarla doldurulmuş ve Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen 1974 yılı onarımında çevresi temizlenerek batı-güney cephesine bitişik dükkânlar yeniden inşa edilmiş36, hanın bitiştiği güney cephe bölümü ile doğu cephesine de muhdes dükkânlar yapılmıştır.
Yapı genellikle düzgün kesme taşlarla inşa edilmekle birlikte hana bitişik yüzeylerinde yer yer kaba yonu ve moloz taşlar da görülebilmektedir. Alt katı teşkil eden depolar moloz ve kaba yonu taşlarla örülmüştür. Minare tamamen düzgün kesme taşlardan inşa edilmiştir.
Mihrap, güney duvar aksına oturtulmuş yedi kenarla girinti yapan bir niş biçimindedir; yüzeyi kalın bir boya tabakasıyla kaplandığından malzemesi tam belirlenememekle birlikte muhtemelen alçıdan yapıldığını düşünmekteyiz. Harim tarafındaki iki köşesine, kum saati görünümünde başlığa sahip birer sütunce yerleştirilmiş ve kavsarası altı sıra mukarnasla hareketlendirilmiştir. Mukarnasları oluşturan prizmatik dilimlerin yüzeyi yeşile boyanarak üzerine beyaz, mavi ve kırmızı renklerle çiçek, dal motifleri işlenmiştir. Mihrap çerçevesinin üstü palmet, rumî ve kıvrım dallardan oluşan bir tepelikle taçlandırılmıştır. Mihrap yüzeyi tarihini belirleyemediğimiz bir dönemde kırmızı, yeşil ve mavi renklerle yapılan bu motiflerle beraber sarı yağlı boya tabakasıyla kaplanmıştır.
Minber, harimin güneybatı köşesinde yer alır; ahşap malzemeyle muhtemelen onarım sırasında yapılmıştır ve sanat açısından her hangi bir özelliği yoktur.
b ) Çeşme
Ayna taşındaki sülüs hatlı üç satırlık kitabesine46 göre, H.818/M.1415 yılında Hacı Yusuf tarafından camiden daha önceki bir dönemde yaptırılmakla birlikte onarım geçirmiştir. Avlu duvarına bitişik vaziyette, kuzey-güney yönünde dikdörtgen plânlı , prizmal bir kütle teşkiliyle inşa edilmiş; onarım sırasında düzgün kesme taşlar kullanılarak yenilenmiştir. Batı yönündeki ön cephesi üç taraftan düz yüzeyli iki bordürle kuşatılmış, teğetli sivri kemer biçiminde yüzeysel bir nişten ibarettir. Ayna taşı beyaz mermerdendir ve ortasında üçgen alınlıklı bir kitabe levhası bulunmaktadır Kitabe, etrafı oyularak kabartılan harflerle ince-düz bordürler
Bu kitabenin transkripsiyonu ve günümüz Türkçesi şöyledir:
– Enşee hazihi’l-‘ayn fi
– Eyyâm es-Sultan Muhammed hullide mülkehû
– El-hâc Yusuf bin el-hâc Bahşâyiş fi senete semâne ‘aşere ve semânimie
“Bu çeşmeyi Sultan Mehmed -mülkü daim olsun- zamanında Hacı Bahşayiş oğlu Hacı Yusuf yaptırmıştır” Sene 818 (Sultan Mehmed (Çelebi) zamanında H.818/M.1415 senesinde yaptırılmıştır)
c) Şadırvan
Güney cephesindeki sülüs hatlı dört satırlık kitabesine göre H.904/M.1498 yılında Hacı Süleyman tarafından Lütfullah oğlu Pir Ahmed’e inşa ettirilmiştir.
Çeşme gibi şadırvan da camiyle beraber 1974 yılında onarılmıştır. Kare bir plânla köşelere yerleştirilen “L” kesitli dört adet ayağın taşıdığı sivri kemer açıklıklı baldaken bir kuruluşa sahiptir ve gövdenin üst köşelerde pahlanmasıyla elde edilmiş sekizgen prizmal bir kasnak üzerine oturan tek kubbe ile örtülüdür. Ortasında poligonal plânlı, prizmal gövdeli bir havuz bulunmaktadır.
Şadırvanın inşa malzemesi, az miktarda mermer, çoğunlukla düzgün kesme ve kaba yonu taşlar ile tuğladır. Havuz ve kitabe mermerdir.
KAYNAK: Murat Çerkez DOKTORA TEZİ
FOTOĞRAFLAR: MUSTAFA GÜRELLİ