22 Aralık 2024
Camiler

AHİ ELVAN CAMİ – ANKARA

    Samanpazarı semtindeki Ahi Mahallesi, Koyunbaba Sokağı’nda yer alan bu çok sade görünümlü camii, meyilli bir kayanın üzerine inşa edilmiştir. Duvarlarının alt kısmı taş, üst kısmı kerpiç, iç yapısı ahşaptır. Çatısı günümüzde kiremitle örtülmüştür. Yakın senelerde yapılan tamir ile içi ve dışı tuğla kaplama ile onarılmıştır. İlk yapılışı 14’üncü yüzyıl sonunda olup, 15’inci yüzyıl başında yenilenmiştir. Dört sahanlı bazilikal plana sahip camii, büyük bir olasılıkla doğu giriş cephesinde tamamen yenilenerek bir sahanlık daralma görmüştür. Yenilenmiş olan minare, camiinin kuzeybatısında duvara bitişik olarak yükselir. Kare kaidesi taş, silindirik gövdesi tuğladır ve tek şerefelidir. Dahilde ahşap düz örtü sistemi bugün üzeri boyalı olan 12 ahşap sütun tarafından taşınır. Sütunlar düzenli aralıklarla yerleştirilmemiştir. Mermer sütun başlıkları Korint ve Dor tipi Roma Dönemi devşirme malzemesidir. Camii içinde, kuzeyde yine ahşap olarak birinci sütun sırasına kadar uzanan bir alt kat ve ikinci sütun sırasına kadar uzanan bir üst kat mahfili vardır. Sade giriş kapısı doğu cephesindedir. Kuzeyde üç mahfilde bugün kapalı olan bir kapı daha  vardır. Ahşap minber güzel bir işçilik sergiler. Minber kitabesinden camiinin 1413 yılında yenilendiği, hamisinin Elvan ey Bin Mecduddin İsa olduğu, minberi Harputlu usta Mehmet Bin Beyazıt’ın yaptığı anlaşılmaktadır.

    Caminin inşa kitâbesi olmamakla beraber minberde görülen kitâbelerden tarihçesi hakkında bilgi edinilmektedir. Bu yazılardan birinde caminin Nizâmeddin Zehrab soyundan Hacı Elvan b. Mehmed Bey tarafından yaptırıldığı bildirilmektedir. Hacı Elvan b. Mehmed’in XIV. yüzyıl sonlarında yaşadığı bilindiğine göre cami de o sıralarda yapılmış olmalıdır. Yine minberindeki diğer bir kitâbeden 816 (1413-14) yılında I. Mehmed Çelebi tarafından “tecdid ve tamir olunduğu” öğreniliyor. Bazılarına göre bu tamirde caminin sol tarafından bir sahn kaldırılarak bina daraltılmıştır; E. Hakkı Ayverdi ise aksi görüştedir. Cami son yıllarda da büyük ölçüde tamir görmüştür.
Ahî Elvan Camii, dış mimarisi bakımından son derece sade ve gösterişsiz, üstü düz dam ile örtülü bir yapıdır. Duvarların alt kısımları taştan, yukarıları kerpiçtendir. Haremi dikdörtgen biçiminde olup her bir sırada dörder olmak üzere üç sıra ahşap direkle uzunlamasına dört sahna ayrılmıştır. Direklerin üstündeki mermer başlıklar Roma ve Bizans harabelerinden devşirilmiştir. Tavan ahşap konsollar ve kirişlerle yapılmış, ayrıca yine ahşaptan mahfiller inşa edilmiştir. Mihrap binanın tam ekseni üstünde olmadığından bir sahnın kaldırılmış olması ihtimali kuvvet kazanmaktadır.
Ahî Elvan Camii’nin sanat bakımından en zengin kısımları mihrabı, minberi ve pencere kanatlarıdır. Bu sonuncular bugün yerlerinde yoktur. Mihrap stalaktitli nişli, tamamen alçı kabartma tezyinatla kaplanmıştır. Ahşap minber ise, ağaç işçiliğinin güzel ve değerli örneklerinden sayılır. Minberin bazı parçaları kaybolmuş, kapı kanatları da Ankara Etnografya Müzesi’ne taşınmıştır. Bu kanatlara caminin bânisi ve tamiri hakkındaki kitâbeler işlenmiş, minberin sol korkuluğuna da ustası Harputlu Mehmed b. Bayezid adı yazılmıştır. Ahî Elvan Camii, gerek plan ve mimarisi, gerekse içindeki ahşap aksam bakımından Ahî Şerafeddin Camii’nin çok yakın bir benzeridir.

Bir yanıt yazın