30 Aralık 2024
Camiler

ÜRYANİZADE AHMET ESAT EFENDİ CAMİ – İSTANBUL

  Üsküdar Kuzguncuk’ta Abdullahağa Caddesi üzerinde bulunan Üryanizade Ahmet Esat Efendi Cami, 1860 yılında Üryanizade Ahmet Esat Efendi tarafından inşa edilmiştir.      

    Dikdörtgen planlı ahşap caminin; minberi ve vaaz kürsüsü ahşaptır. Ahşap minaresi tek şerefeli olan bu cami, 2013 yılında başlayan uzun bir yenileme çalışmasından sonra 2017 yılında ibadete açılmıştır.

    Bir ibadet mekânından ziyade küçük bir köşkü andıran bu caminin tarzının en güzel örnekleri arasında sayılan saçaklı ahşap bir minaresi vardır.

   Bu şirin camiyi, Üryanizade Ahmet Esat Efendi 1860 yılında kendi yalısının yanına yaptırmıştır. Cami, 40 günde ve tamamıyla ceviz ağacından yapılmıştır.

   Camiye adını veren Üryanizade Ahmet Esat Efendi, Kadı Mehmed Said Efendi’nin oğludur. 17. yüzyılda İstanbul’a gelip yerleşen Kilisli meşhur âlim Osman el-Uryânî’nin soyundan geldiği için Üryanizade lakabıyla anılır. 1853’te Eyüp, bir yıl sonra Üsküdar ve 1855’te tekrar Eyüp kadılıklarında bulundu. 1878 yılında Sultan II. Abdülhamid tarafından şeyhülislamlık makamına getirilmiş ve bu görevde 10 yıldan fazla kaldıktan sonra 1889 yılında vazifesinin başındayken vefat eden Esat Efendi doğduğu yer olan Eyüp’de Eyüp Camii’nin güneyinde bulunan türbesine defnedilmiş.

   Üryanizade Cami deniz kenarı eseri olmasından dolayı, Ahmet Esat Efendi camiyi yaptırırken altına kayıkhane de yaptırmış.

   Vakit namazlarını eda etmek isteyen denizdeki kayıkçılar ve müşterileri, bu caminin altında bulunan kayıkhaneye kayıklarını çekerler ve üst kattaki mescitte namazlarını kılarlarmış. Caminin kayıkhanesine yan yana 4 kayık bağlanabilirmiş.

    Üryanizade Cami yıllar içinde defalarca tadilat görerek günümüze kadar gelebilmiş. Bu tadilatlar süresince caminin her yeri yapıldığı şekli ile korunmuş. Ta ki 2013 yılına kadar.

2013’ün Temmuz’unda cami restorasyona alınmak için etrafı kapatılmış. Dış cephesi sökülen camide restorasyona bir türlü başlanmayınca gazetelerde haber olarak yer almış. Bunun üzerine inşaat şirketinden bir sürü mazeret üreten bir açıklama gelmiş. 3 kış boyunca korumasız kalan cami tabiri caizse çürümeye terk edildi. Camiyi asıl tutan direklerin çürümesiyle de birlikte tamamıyla ahşaptan yapılmış olan Üryanizade Camii tabiri caizse ahşapları sökülüp atılarak baştan yapıldı.

   40 günde inşa edilen caminin restorasyonu 4 yılda bitirilebilmiş.

İşin daha da kötü yanı 157 yıllık camide orijinalliği muhafaza edilen tek yer maalesef minaresi olmuş.

   Boğaziçi’nin tek kayıkhaneli cami olan Üryanizade Ahmet Esad Efendi Cami’nin kayıkhanesi de kapatılarak mescit haline getirilmiş!

     Esad Efendi’nin yaptırmış olduğu Boğaziçi’nin tek yalı cami olarak günümüze ulaşmayı becermiş ama geçirmiş olduğu feci restorasyonda bu özelliği de kaybettirilerek ön kısmına mermer döşemeli bir mekân yapılmış, masa ve sandalyeler konularak “hizmete” açılmış.

Kaynak: TRT Belgesel

Fotoğraflar: Mustafa Gürelli