21 Kasım 2024
Özel Mekanlar

KEBAN BARAJI VE HİDROELEKTRİK SANTRALİ – ELAZIĞ

     Keban Barajı, Elazığ ilinin Keban ilçesinde, Fırat Nehri üzerinde, 1965-1975 yılları arasında inşa edilmiş olan elektrik enerjisi üretimi amaçlı barajdır. Beton ağırlık ve kaya dolgu tipi olan barajın gövde hacmi 16.679.000 m³, akarsu yatağından yüksekliği 210,00 m, normal su kotunda göl hacmi 31.000,00 hm³ normal su kotunda gölalanı 675,00 km²’.

Keban Baraj Gölü bu özellikleriyle Türkiye’nin Atatürk Baraj Gölü’nden sonra en büyük yapay gölüdür. Doğal göllerle bir arada sıralandığında Van Gölü, Tuz Gölü ve Atatürk Baraj Gölü’nün ardından 4. sırada yer almaktadır. Baraj gölünün Murat Nehri Vadisi boyunca uzunluğu 125 km’dir. Genişliği yer yer değişmektedir. Keban baraj gölünde elektrik üretiminin yanı sıra su avcılığı yapılmakta ve balık üretimi de gerçekleştirilmektedir. Gölün etrafında Elazığ ve çevre illerin halkının faydalandığı eğlence ve mesire yerleri mevcuttur. Üzerinden feribotla, Tunceli’nin Pertek ve Çemişgezek ilçelerine geçiş yapılabilen gölün, özellikle iskelelerinde ve Elazığ-Bingöl kara yolu üzerindeki sahilinde çok sayıda balık lokantası hizmet vermektedir.

    Enerji açısından Türkiye’nin ilk dev yatırımlarındandır. 1965 yılında yapımına başlanılmıştır. 1974 yılında ilk 4 büyük türbini, 1981 yılında da diğer 4 türbini devreye girdi. Barajın toplam kurulu gücü 1330 Megawatt olup yıllık enerji üretimi 6 Milyar kWh dir. Kurulduğunda Türkiye’de üretilen elektriğin %20 sini tek başına karşılayan santral 2020 yılı itibarıyla tüketilen toplam elektriğin % 1,8’ini karşılamaktadır. Keban Barajı böylece 1950’lerde Hirfanlı Barajı ve Sarıyar Barajı’nda büyük baraj inşaatı tecrübesini kazanmış Türk mühendisliğinin ortaya koyduğu ilk dev baraj olup, gururu ve alnının akıdır.

Baraj mevkii Elazığ’ın 45 km kuzeybatısında, Malatya’nın 65 km kuzeydoğusunda olup, Karasu ve Murat nehrinin birleştiği yerden 10 km daha aşağıda nehrin aktığı en dar boğazlarından birindedir. Karasu ile Murat nehirlerinin birleşmeleri ile meydana gelen Fırat nehrinin bu birleşme noktasından itibaren ilk uygun baraj yeridir.

Fırat nehri yılın muhtelif zamanlarında çok farklı bir akım düzenine sahiptir. Ortalama geçen su miktarı 635 m³/sn.’dir. Kış aylarında ortalama debi 200 ile 300 m³/sn. arasında değişir. Nehrin bir yıl içinde geçirdiği suyun % 70’i kar erime mevsiminde yani Mart ile Haziran ayları arasında geçer.

Proje geçmişi

Keban Barajı’nın inşaatı ilk olarak 1936 yılında yeni kurulan Elektrik İşleri Etüt İdaresi tarafından önerilmiş, ancak 1966’dan önce başlatılmamıştır.[1] İnşaat, Fransız-İtalyan konsorsiyumu SCI-Impreglio tarafından yürütüldü ve 1974’te tamamlandı. Toplam inşaat maliyeti tahminleri 85 milyon ABD$[2] ile 300 milyon ABD$ arasında değişmektedir.[3] O zamanlar, sular altında kalacak önemli alanlarda arkeolojik kurtarma görevleri de yürütülmüştü. 1974’te rezervuar taşmaya başladı ve bu olay 25,000 kişinin yerinden olmasına neden oldu. Keban Rezervuarının taşması sırasında, Türkiye, akıntı yönündeki Suriye ve Irak ile mutabık kalındığı üzere, Fırat’ın deşarjını saniyede 450 metre küp (16.000 cu ft) debisinde sürdürdü. Ancak Suriye’nin o sırada yeni inşa ettiği Tabka Barajı barajını da doldurması sonucunda, 1975’te Irak’a akan suyun miktarı konusunda Suriye ile Irak arasında bir anlaşmazlık çıktı.  Mevcut su miktarını daha da azaltan kuraklık nedeniyle şiddetlenen bu anlaşmazlık, Suudi Arabistan’ın arabuluculuğuyla çözüldü. Gölün ilk doldurulmasından sonra, barajın yapıldığı anakayadaki jeolojik zayıflıklar, kapsamlı güçlendirme çalışmaları yapmak için göl seviyesinin geçici olarak düşürülmesini gerektirmiştir. Bildirildiğine göre, Keban Barajı tamamlandığında dünyanın en yüksek on sekizinci barajıydı. Atatürk Barajı’nın rezervuarı dolana kadar Türkiye’nin en büyük insan yapımı rezervuarını ve üçüncü en büyük gölünü oluşturdu.

Barajın inşası ve müteakip rezervuar, yaklaşık 25,000 kişinin gönülsüz yeniden yerleşimiyle sonuçlandı.

50 Yılda 50 Eser

İnşaat Mühendisleri Odası, odanın kuruluşundan itibaren 50 yıl içerisinde ülkede gerçekleştirilmiş 50 büyük inşaat projesini bir juri tarafından saptayarak bu projeleri 50 Yılda 50 Eser adı altında ilan etmiştir. Liste bölgesel kalkınma, binalar, ulaşım, hidroloji ve endüstri alt başlıklarını taşımaktadır. Bu proje de o liste içerisinde yer almaktadır.