22 Aralık 2024
Medreseler

YAĞIBASAN MEDRESESİ – NİKSAR / TOKAT

Danişmendliler’in Sivas kolu hükümdarı olan Nizameddin Yağıbasan (vefâtı 1164) tarafından Tokat hudutları içerisinde inşaa ettirilen medrese Niksar’dadır.

1157–1158’de Niksar Kalesi’nde yaptırılan ve tıp tahsili verilen Yağıbasan Medresesi, Anadolu’nun ilk medresesi olarak biliniyor. Giriş kapısı üzerindeki kitabede şu ifade yer almaktadır:

“Bu mübârek bina, el melik el âlem, el âdil ebu-l Muzaffer Yağıbasan bin Melik Gazi bin Melik Danişment’in emri ile 552 (Hicrî) senesinde yapılmıştır.”

Bu kitabe İbrahim Hakkı Uzunçarşılı tarafından Melik Gazi Türbesinde bulunmuştur.

Yağıbasan Medresesi Anadolu’nun ilk kapalı avlulu medrese planındadır. Aynı zamanda Suriye Bosra’daki Gümüştekin Medresesi’nden (1135–1136) sonra yapılmış ikinci örnektir.

Medrese moloz taştan yapılmış, kapalı avlulu, revaksız ve iki eyvanlı plan tipindedir. Kale içerisinde bulunmasından ötürü kısmen iç kalenin surlarından faydalanılmıştır. Bu bakımdan tam muntazam olmayan dikdörtgen bir planı vardır. Günümüzde ortadaki avlunun yalnızca güney kısmı ayakta duran bir kubbe ile örtülmüştür. Kubbenin aslı tamamen kapalı olmayıp, üst kısmının Tokat Çukur Medrese gibi açık olduğu sanılmaktadır.

Avludaki iki eyvandan doğudaki tam giriş ekseninde değildir. Kuzeydeki eyvanın yanlarında birer tane küçük, köşelerde de kuzeye doğru çıkıntılı daha büyük ölçüde dikdörtgen planlı bir mekân bulunmaktadır. Avlunun batısında ise yan yana üç hücresi vardır. Güneyde ise altı hücrenin olduğu sanılmaktadır.

Medresenin portal ve kaplama taşları sökülmüş ve bina 1939–1942 depremlerinde büyük hasara uğramıştır

2010 senesinde restore edilerek günümüzde bir kültür varlığı olarak korunmaktadır. Bir iki odası müze haline getirilmiştir. Burada eski Osmanlı Eserleri, el yazması Kur’an-ı Kerimler, çeşitli kazılarda bulunan değişik eserler sergilenmektedir.

Nizameddin Yağıbasan kimdir?

Yağıbasan’ın kelime anlamı, “düşmana baskın yapan” demektir. Yağı, eski Türkçe’de “hasım, düşman” mânâsına gelir. İşte bu lakabı taşıyan Melik Nizameddin, Danişmend Gazi’nin torunu Emir Gazi’nin oğludur. Kardeşi Melik Muhammed’den sonra Sivas bölgesine hâkim olmuştur. Melik Gazi öldüğünde yerine N. Yağıbasan’ın kardeşlerinden Melik Mehmed Gazi geçti. Melik Mehmed Gazi 1143 yılında vefât edince, yerine oğlu Zünnun geçti. Ama N. Yağıbasan, Zünnun’u tanımadı ve kendini Sivas’ta Melik ilan etti.

N. Yağıbasan’ın kardeşlerinden Aynüddevle de Elbistan’ı ele geçirdi. Böylece Danişmendliler üç kola ayrılmış oluyorlardı. Zünnun Kayseri’de, amcası Nizameddin Yağıbasan Sivas’ta, diğer amcası Aynüddevle de Elbistan’da hüküm sürmeye devam ettiler.

Anadolu Selçuklu Sultanı 1. Rükneddin Mesud, Zünnun’u destekliyordu. Nizameddin Yağıbasan Anadolu Selçuklu ordusuna yenilerek Sivas’ı terk etmek zorunda kaldı. 1159 yılında Bizanslılar ve Zengiler ile ittifak kurarak 1. Rükneddin Mesud’un oğlu 2. Kılıçarslan ‘la çarpıştı. 2. Kılıçarslan’ın kardeşi Şahinşah’la birlikte Çankırı’ya gitti ve 1164 senesinde orada vefat etti.

Nizameddin Yağıbasan devrinde Anadolu Selçuklu devleti ile çatışmalara girmişler ve pek çok büyük savaş, din âlimlerinin araya girmesiyle engellenmiştir. N. Yağıbasan Danişmendliler’in son kudretli hükümdarıdır, ondan sonra zaten bölünmüş olan Danişmendliler, Selçuklu Devleti’nin saldırılarıyla ortadan kalkmıştır.

Kaynak: Tokat İl Turizm Müdürlüğü