ULU CAMİİ – DİYARBAKIR
Diyarbakır Anadolu’daki en eski yerleşim birimlerinden biridir. Diyarbakır Ulu Cami ise Diyarbakır şehrinde bulunan camiler arasında en ünlü ve en büyük camidir. Aynı zamanda Anadolu’da bulunan en eski camiler arasındadır. Diyarbakır Ulu Cami geçmişten günümüze en büyük ibadethanelerden biri olmuştur. İki camisi, iki medresesi bulunmaktadır. Üç girişi olan bu cami oldukça büyük öneme sahiptir.
DİYARBAKIR ULU CAMİİ HAKKINDA BİLGİ
Erken İslam döneminde olan Şam Emeviye Camisinin Anadolu bölgesindeki bir yansıması olan Diyarbakır Ulu Cami, İslam âleminde 5. Harem-i Şerif şeklinde kabul edilmektedir. Diyarbakır Ulu Camisinin avlusunun farklı yerlerinde, farklı dönemlerin mimari bezemeleri, yazıtları ve kabartmaları uyum içinde bulunmaktadır. Şafiler ve Hanefiler bölümü olarak ayrılan iki tane camisi, Zinciriye Medresesi ve Mesudiye Medresesi olmak üzere iki medresesi bulunuyor. Abdesthane, minare ve doğu batı maksuresi ve büyük bir dikdörtgen avludan oluşmaktadır. Camiye üç tane giriş bulunuyor. Doğudaki kapı ana kapıdır.
Doğu kapısının iki köşesinde ise aslanla boğanın mücadelesini simgeleyen, simetrik ve kabartmalı olarak işlenen figür bulunur. Çok sütünlu ve dikdörtgen şeklinde yapılmış olan bu caminin avlusunda sekizgen şeklinde planlanmış şadırvanda bulunmaktadır. Aynı zamanda 800 seneden daha çok geçmişe sahip olan güneş saati avluda bulunur. Güneşin hareketine göre yerde oluşan gölge şekelleriyle saat belirlenir.
DİYARBAKIR ULU CAMİİ TARİHİ
Hazreti Ömer (r.a.) zamanında 639 senesinde şehir merkezinde yer alan en büyük ibadethane olan Martoma Kilisesinin yerine yapılmıştır. Ardından 1091 senesinde Büyük Selçuklu Hükümdarı olan Melikşah’ın emriyle çok sayıda tadilat yapılarak bugünkü şekli verilmiştir. Bu bilgiler ise cami içinde yer alan kitabelerden alınmaktadır. Melikşah, İnal, Nisanoğulları, Gıyadettin Keyhüsrev gibi çok sayıda Osmanlı ve Selçuklu hükümdarına ait kitabeler bulunmaktadır.
DİYARBAKIR ULU CAMİ ÖZELLİKLERİ
Diyarbakır Ulu Camisi 5. Harem-i Şerif olarak kabul edilmektedir. Diyarbakır Ulu Camisinin en önemli özelliklerinden biride yazıtlar, kabartmalar, mimari bezemeler bulunmaktadır. Tüm yazıtlar, kabartmalar ve mimari bezemelerin her biri ise farklı dönemi yansıtmaktadır. Diyarbakır Ulu Camisinin en önemli özelliklerinden biri ise geçmişi 800 yıldan çok daha uzun süreye dayanan bir metre yüksekliğine sahip olan bu güneş saati yuvarlak olan bir mermerin üzerinde yer alan demir parçasından oluşmaktadır. Güneşin dönüş hareketiyle birlikte zamanı ölçmektedir.
DİYARBAKIR ULU CAMİSİ HİKÂYESİ
Diyarbakır Ulu Camisi şehrin en önemli simgelerinden biridir. Gezgin olan Nasır-ı Hüsrev 11. Yüzyılda camiyi görmüş ve görüşlerini bildirmiştir. Ulu Caminin siyah taşlar kullanılarak yapıldığını ve bu yapıdan daha sağlam bir şekilde yapıların yapılmasının imkânının olmadığını söylemiştir. Cami içerisinde iki yüzden daha fazla taş direğin olduğunu ve her direğin yekpare taştan oluştuğunu söylemiştir.
DİYARBAKIR ULU CAMİSİ MİMARI KİMDİR? KİM YAPMIŞTIR?
Diyarbakır Ulu Cami 639 senesinde bir kiliseden çevrilmiştir. Fakat caminin bugünkü halini alması ise 1091 senesinde Melik Şah’ın emriyle olmuştur. Mimari olarak kimin camiyi yaptığı bilinmemektedir. Zaman içerisinde eklemeler ve yenilemeler yapılarak günümüzdeki halini almıştır.