20 Nisan 2024
Camiler

ESKİHİSAR KÖYÜ CAMİ – ELMALI /ANTALYA

      Eskihisar Köyü Cami, Antalya’nın Elmalı ilçesi, Eskihisar Köyü’nde yer almaktadır. Caminin banisi ve inşa tarihi bilinmemektedir. 1837 tarihli arşiv belgesinden camiye ait bir vakfın olmadığı anlaşılmaktadır. 1800 tarihli Elmalı Hurufat Defteri’nde; Eskihisar nam karyede ahalinin bina eylediği mescidi demekle arif mescid-i şerif de imam olan

Ali halifenin yedinde olan tevcihi tasdik edildiği bilgisine ulaşılmıştır.

     1853 tarihli diğer bir arşiv kaydından ise cami mütevellisinin Halil Halife olduğu anlaşılmaktadır. 1877 tarihli arşiv kaydından caminin hatipliğine Abdülkadir Efendi’nin atandığı 1837 tarihine ait Osmanlı arşiv kaydından ise caminin Polad Çeşmesi altında bir kıta tarla, Kortan ve Salur yolunda bulunan tarlalardan hasılatı 51,5 kuruş olan vakfedilmiş arazilerin olduğu öğrenilmektedir. Günümüzde de ibadete açık olan cami 1946 yılında köy halkı ve 2005 yılında Antalya Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından restore ettirilmiştir

    Caminin beden duvarları tamamıyla beyaz renkte boyanmış olduğundan genel anlamda malzeme tespiti yapılamamaktadır. Ancak duvarların tahrip olan bazı bölümlerine bakarak, ahşap hatıllar arasına kerpiç ve moloz taşların doldurulmasıyla inşa edilmiş bir yapı olduğu anlaşılmaktadır. Caminin pencere çerçeveleri ve parmaklıklarında ahşap malzeme kullanılmıştır.

    Kırma çatıyla örtülü olan cami, ahşap iskelet üzerine alaturka kiremitlerle kaplanmış çatıya sahiptir. Caminin minaresi ise tamamıyla ahşap malzemeden inşa edilmiştir.

    Dikdörtgen planlı cami, sundurmalı bir kırma çatıyla örtülmüştür. Caminin batı cephesinin kuzey köşesinde tek şerefeli minare, kuzey cephesinde ise üç gözlü son cemaat mahalli yer almaktadır. Caminin beden duvar kalınlığı 0,96 m’dir.

     Yapının doğu ve batı cephe düzenlemeleri simetriktir. Cephelerin zemin seviyesine yakın yerlerinde üç adet dikdörtgen formlu ve içe çökertilmiş sivri kemer alınlıklı pencereler yer almaktadır. Pencereler, maşrabiye tekniğinde işlenmiş ahşap parmaklıdır. Alt kottaki pencereleri ortalayacak şekilde konumlandırılmış olan iki sıra üst pencere, daha küçük ölçekli ve dikdörtgen formludur. Pencereler, ahşap kafeslerle kapatılmıştır. Caminin güney cephesinin zemine yakın yerlerinde, merkezden yanlara doğru kaydırılmış iki adet pencere bulunmaktadır. Pencereler, diğer alt kottaki pencerelerle aynı özelliğe sahiptir. Bu pencerelerin tam ortasına yerleştirilen bir adet üst pencere, yuvarlak formlu olup ahşap çerçeve içine alınmıştır.

     Caminin minaresi, 2005 yılında yapılan restorasyon çalışmalarında özgün ahşap malzeme korunarak aslına uygun bir şekilde yeniden inşa edilmiştir. Minare, batı cephenin kuzey köşesindeki harim duvarına bitişik olarak konumlandırılmıştır. Beton bir kare kaide üzerine yükselen minare, tamamıyla ahşap malzemeden inşa edilmiştir. Minareye, kuzey cephede yer alan dikdörtgen formlu kapıdan girilmektedir. Minarenin sekizgen gövdesi, çapraz olarak yerleştirilmiş çıtalardan meydana gelmektedir. Teras şeklinde düzenlenmiş olan minare şerefesini, dikey yöndeki ahşap çıtalar çevrelemektedir. Petek kısmı ise, ahşap çıtaların taşıdığı sivri külah ve âlemle sonlanmaktadır.

     Caminin kuzeyinde 9,08×2,80 m ölçülerinde dikdörtgen planlı, ahşap bir son cemaat mahalli yer almaktadır. Dört sıra ahşap ayak arasına atılan kemerle üç gözlü bir mekân elde edilmiştir.

     Mekânın üzeri ahşap sundurmayla örtülmüştür. Orta aksın merkezinde, 1,20 m çapında sembolik bir kubbe konumlandırılmıştır.

     Kuzey harim duvarı diğer cephelerden farklı olarak düzenlenmiştir. Cephenin doğu ve batı kanatlarının ortalarına gelecek şekilde 2 adet mihrabiye yer almaktadır. Doğu yöndeki mihrabiyenin niş derinliği 0,36 m, yüksekliği 1,76 iken, batı yöndeki mihrabiyenin niş derinliği 0,45 m, yüksekliği ise 1,88 m ölçülerindedir. Her iki mihrabiyenin kavsaraları dört dilimli olarak düzenlenmiştir. Kuzey harim duvarının bir kısmı beyaz renkte badanalanmıştır. Özellikle harime giriş kapısının üst bölümü ve batısında kalan kısım kalemişi süslemeyle bezenmiştir. Üst kısımda sekiz adet birbirine yakın tutulmuş dikey formlu panolar yer almaktadır. Panolar dikey tasarlanmış olup her bir kaset siyah konturlu bordürle çerçeve içine alınmıştır. Bordürlerin içi yine siyah renkte dalga motifiyle süslenmiştir. Panoları içi ise kahverengi ve pembe renklerdeki vazodan çıkan, stilize edilmiş pembe, kahverengi ve yeşil renkteki farklı çiçek motifleriyle doldurulmuştur. Batı kanadının alt bölümünde ise siyah renkteki konturlarla kesme taş izlenimi verilmek istenmiştir. Kuzey cephenin merkezine, iki kanatlı ve düz lentolu harime giriş kapısı yerleştirilmiştir. Orijinal olan kapının her kanadı, yukarıda ve aşağıda kare, ortada ise dikey dikdörtgen formlu panolardan meydana gelmektedir. Panoların yüzeyi yalın bırakılmıştır. Kapının hemen üzerinde içe çökertilmiş yuvarlak kemerli bir alınlık yer almaktadır. Çökertilen yüzeyde beyaz zemin üzerine siyah renkte yazılmış “10.7.976” tarihi ve Kelime-i Tevhid (la ilahe illallah Muhammeden Rasûlullah) ibaresi okunmaktadır.

     Harim, 8,66×6,72 m ölçülerinde dikdörtgen planlı olup ahşap düz tavanla örtülmüştür. Harimin tavanı çıtalarla oluşturulmuş kare kasetlerle bezenmiştir. Tavanın merkezine gelecek şekilde 16 kollu yıldız motifi çakma tekniğinde yerleştirilmiştir. Süsleme açısından zengin olan harim duvarları, beyaz alçı üzerine kalem işi tekniğinde düzenlenmiş süslemelerle bezenmiştir. Harim, doğu ve batıda beşer adet pencereyle, güneyde ise üç adet pencereyle aydınlatılmaktadır. Doğu ve batı cephe düzenlemeleri simetriktir. Her iki cephede de alt kotta simetrik olarak konumlandırılmış, üç sıra halinde yuvarlak kemerli pencere bulunmaktadır. Üst kotta, bu pencereleri ortalayacak şekilde yerleştirilmiş daha küçük ölçekli ve yuvarlak kemerli iki adet pencere yer almaktadır. Mihrap güney duvarın merkezine konumlandırılmıştır. Mihrabın her iki yanında ve üzerinde birer adet pencere yer almaktadır.

    Harim, kuzey cephe hariç, tavan seviyesinin hemen altından başlayarak üç yönden iki sıra bordürle hareketlendirilmiştir. Birinci bordür, daha geniş tutulmuş olup beyaz zemin üzerine açık mavi renkle sınırlandırılmıştır ve bordürün içi beyaz renk üzerine kırmızı ve açık mavi renklerin ağırlıkta olduğu ters ve düz olarak düzenlenmiş yaprak motifleriyle doldurulmuştur.

    Mavi renkle hatları çizilen ikinci bordürün yüzeyi ise aynı renklere sahip ve birbirini takip eden dalga motifiyle bezenmiştir. Bordürün hemen altında, barok ve rokoko üslubunda işlenmiş süslemeler dikkat çekmektedir. Kuzeyden başlayarak bir pano içerisinde, üç adet vazonun üst üste yerleştirilmesiyle oluşturulmuş bir kompozisyon yer almaktadır. Açık kahverengi renkteki vazolardan çıkan turuncu ve açık mavi renklerin ağırlıkta olduğu yaprak ve çiçek motifleri bu kompozisyonu zenginleştirmektedir. Alt sıradaki vazonun her iki yanında ise daha küçük olarak düzenlenmiş birer adet stilize edilmiş bitki motifi yer almaktadır. Bütün bu kompozisyon mavi renkle çizilmiş bir bordür içine alınmıştır. Bordür iç yüzeyi ise yine dalga motifiyle doldurulmuştur. Bu panonun güneyinde bulunan üst kat penceresinin hemen altı, gri ve mavi rengin ağırlıkta olduğu, yan yana dizilmiş üç sıra çiçek motifiyle süslenmiştir. Pencerenin hemen güneyinde, gri, mavi, kırmızı ve beyaz renklerin kullanıldığı, dört sıra bordür içerisine alınmış kilim deseni bulunmaktadır. Kilim deseninin merkezinde ise beyaz zemin üzerine siyah renkte “Hüseyin Radyallahü anhu” yazısı okunmaktadır. Kilim deseninin hemen güneyinde diğer bir üst pencere yer almaktadır. Pencerenin her iki yanını, dört adet vazonun üst üste dizilmesiyle oluşturulmuş bir kompozisyon süslemektedir. En alttaki vazo kaideli olarak düzenlenmiştir.

    Yaprak ve çiçek motifleriyle şenlendirilen vazolar, gri ve kiremit kırmızısı renginde işlenmiştir Bu kompozisyonun hemen yanında yine bir kilim deseni bulunmaktadır. Üç adet bordürle çevrelenen kilimin merkezi, iki adet dikey yönde çizilmiş sekizgenle doldurulmuştur. Sekizgenlerin içinde ise beyaz zemin üzerine siyah renkte “Hasan Radyallahü anhu” ve “Ebubekir Radyallahü anhu” ibaresi okunmaktadır. Kilim kompozisyonunda kullanılan çiçek ve yaprak motifleri; kahverengi, mavi ve kırmızı renkte işlenmiştir. Kilim deseninin hemen güneyinde, diğer vazolarla aynı özelliğe sahip üst üste dizilmiş dört adet vazo süslemesi görülmektedir.

    Vazo ve vazolardan çıkan yaprak motifleri mavi konturlara sahipken, vazoların içi kiremit rengiyle; yaprak motifleri ise gri renkle doldurulmuştur. Bütün bu süslemeler, harimi üç yönden çevreleyen ve mavi rengin ağırlıkta olduğu ince bir bordürle sınırlandırılmış olup bordür içi dalga motifleriyle hareketlendirilmiştir. Alt kademedeki yuvarlak kemerli pencereler, ince bir kaval silmeyle üç yönden çerçeve içine alınmıştır. Pencere araları ve üstleri, kemer köşelikleri vazolardan çıkan veya bağımsız işlenmiş bitki motifleriyle süslenmiştir. Kemerler ise yine dalga motifli ince bir bordürle belirgin hale getirilmiştir

      Batı duvar ile güney duvarın birleştiği kısım, her iki duvara da eşit olarak dağılmış bir kilim deseniyle süslenmiştir. Kilim, mavi renkte dikey ve yatay çizgiler atılarak oluşturulmuş baklava dilimleriyle bezenmiştir. Dilimlerin içi ise kahverengi ve gri renklerle boyanmıştır. Güney harim duvarının üst seviyesinde ortada yuvarlak formda bir adet pencere, pencerenin her iki yanında ise kilim kompozisyonları ile hareketlendirilmiştir. Kilim desenlerinin araları ise vazolar çıkan yaprak ve çiçek motifleriyle süslenmiştir. Süsleme açısından yalın tutulan ve kiremit kırmızısının ağırlıkta kullanıldığı batı yöndeki kilim deseni, mavi renkteki düz bir çizgiyle iki bölüme ayrılmıştır. Sol kısımda, sekizgen içerisinde beyaz zemin üzerine siyah renkte yazılmış “Allah celle celalühü” ibaresi okunmaktadır. Ortadaki pencerenin hemen altında ise dikdörtgen çerçeve içerisinde ve aynı renklere sahip “kullemâ dehale aleyhâ Zekeriyyel mihrâbe” yazısı yer almaktadır. Pencerenin doğusundaki kilim deseni, daha renkli ve daha zengin süslemeye sahiptir. Merkezinde dört adet sekizgenin olduğu kilim, yedi sıra bordürle çerçeve içine alınmıştır. Bordürler kahverengi, turuncu, mavi ve kiremit kırmızı renkle doldurulmuştur. Merkezdeki ortada yer alan iki sekizgen, koyu kahverengi zemin üzerine turuncu ve beyaz renkle işlenmiştir. Köşelerde kalan sekizgenlerde ise aynı zemin üzerine beyaz renkte “Muhammed Radyallahü anhu” ve “Ömer Radyallahü anhu” yazmaktadır. Kilim desenlerinin arasına yerleştirilen vazolardan en doğudaki, üst üste dört sıra halinde tasarlanmıştır.

      Diğer vazolar ise tek sıra halindedir. Cephenin merkezine yerleştirilen mihrap, 0,85 m genişliğinde olup 0,45 m niş derinliğine sahiptir. Mihrabı, 0,25 m ölçülerinde geniş bir bordür çevrelemektedir. Bordür içi, ince kaval silmelerin kıvrım yaparak oluşturduğu bir kompozisyonla doldurulmuştur. Mihrap nişi, sarı renkteki perde motifiyle süslenmiştir. Perdenin ortasından aşağıya doğru sarkan bir zincir motifi yer almaktadır. Zincirin alt ucu tahrip olduğundan dolayı silinmiştir. Ancak Anadolu’daki çağdaş süslemeler incelendiğinde, zincir motifinin ucunda bir kandil motifinin olduğu görülmektedir. Bu örnekte de aynı kompozisyonun tekrarlanmış olabileceği düşünülmektedir. Mihrap kavsarası ise dört sıra halinde dilimli olarak tasarlanmış ve turuncu renge boyanmıştır. Mihrabın her iki yanında diğer cephelerdekilerle aynı özelliğe sahip iki adet pencere yer almaktadır. Pencere aralarına sarı, turuncu ve yeşil renkte servi ağacı ve stilize edilmiş bitki motifleri serpiştirilmiştir. Ancak, cephenin doğu köşesindeki saat motifli vazo dikkat çekicidir. Mihrabın hemen batısında bulunan minber, orijinal değildir.

    Harimin doğu cephesindeki pencere ve kalem işi süslemeler, batı cephedekilerle aynı düzen

ve özelliğe sahiptir. Fakat doğu cephedeki kilim desenleri ve aralarında yer alan vazo kompozisyonlarında daha açık tonlar kullanılmıştır. Güney yöndeki kilimim merkezinde, beyaz zemin üzerine siyah renkte “Osman Radyallahü anhu”, kuzey yöndeki kilimde aynı renklere sahip “Ali Radyallahü anhu” yazmaktadır.

    Harimin kuzey cephesine yaslanan kadınlar mahfili iki adet ahşap ayak tarafından taşınmaktadır. Mahfile, harime giriş kapısının hemen doğusunda bulunan merdivenle çıkılmaktadır.

Tamamıyla ahşaptan inşa edilen mahfil, orijinal değildir. Elmalı ilçesinde ve Antalya’da Osmanlı Dönemi’nde inşa edilmiş ahşap tavanlı camiler içerisinde Eskihisar Köyü Cami, süsleme programı bakımından zengin ve en gösterişlisidir.

    Cami, 2005 yılında kuzey cephedeki ve harim içindeki kalem işleri ile caminin kuzeybatı köşedeki ahşap minaresi, pencerelerdeki ahşap parmaklıklar, son cemaat yeri ve ahşap sundurması aslına uygun bir şekilde onarıma tabi tutulmuştur. Ancak, caminin restorasyon öncesi plan ve fotoğrafları incelendiğinde kuzeydoğu köşede, merdivenle çıkılıp kadınlar mahfiline açılan dikdörtgen planlı bir kapının varlığı tespit edilmiştir. Ancak yapılan onarım sonrasında bu kapı kapatılarak harim duvarına dâhil edilmiştir. Caminin giriş kapısı üzerindeki 10.7.976 tarihli kitabenin ise caminin onarım kitabesi olduğu düşünülmektedir.

Kaynak: Elmalı’daki Ahşap Tavanlı Cami ve Mescitler. pdf