YERE BATAN SARNICI – İSTANBUL
Uzunluğu 140 metre olan Yerebatan Sarnıcı’nın genişliği 70 cm olup yüksekliği ise 8 metredir. Sarnıcın içerisinde 80.000 metreküp su bulunuyor. Sarnıcın üst kısmı kapalı olup bu kısımda 12 sıra halinde 4’er metre aralıklarla dizilen 336 sütun yer alıyor. Sarnıcın kuzeybatı köşesinde yer alan 2 sütun, altında kaide olarak yapılan 2 Medusa başıyla Roma Dönemi’nin heykeltıraşlık sanatına da örnek gösterilir.
Yerebatan Sarnıcı İstanbul’un su ihtiyacını karşılamak için 526-527 yıllarında yaptırılmıştır. Kapalı bir su sarnıcıdır. Suyun içerisinden yükselen sütunlar nedeniyle halk arasında Yerebatan Sarnıcı olarak bilinmektedir. Sarnıcın üzerinde daha önceden bir Bazilika bulunmaktaydı. Bu nedenle Bazilika Sarnıcı olarak da bilinmektedir. Bu sarnıç Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından yaptırılmıştır. Sarnıç şehrin birinci ve ikinci tepeleri arasındaki su ihtiyacını karşılamak amacıyla Hadrianus suyollarına bağlanmıştır. İstanbul Osmanlı Devleti tarafından fethedildikten sonra Sarayburnu ve Bahçe kapısı tarafına su dağıtımında kullanılmıştır. Daha sonra Osmanlı Devleti şehirde kendi su dağıtım sistemini kurdu. Yerebatan sarnıcı kayalık bir zemine oturmuş, tuğladan inşa edilmiş dikdörtgen bir yapıdır. 336 sütun taşımaktadır. Kuzeybatı tarafındaki 41 sütun şu an görünür durumda değil çünkü Abdülhamid Han döneminde kapatılmıştır. Yerebatan Sarnıcı’nın içerisinde Medusa, el heykeli gibi yapılar bulunmaktadır.
Huzur, sessizlik ve en önemlisi biraz ürperti duyacağınız sarnıç, bugünlerde müze olarak kullanılıyor. Uluslararası ve yerel birçok misafire de ev sahipliği yapan Yerebatan Sarnıcı’nın diğer adı ise “Bazalika”dır. 532 yılında yaptırılan sarnıç, İstanbul şehrinin en büyük kapalı sarnıcı olma özelliği taşıyor. Yapımında özellikle eski sütün taşlarının kullanılması, günümüzde de gösterişli görünümünü korumasına yardımcı oluyor. Su yalıtımı için kullanılan özel harçlı sıvası, sarnıcın en önemli özellikleri arasında yer alıyor. Mükemmel atmosferi ve özel tarihi dokusuyla hala ziyaretçilerini büyülemekte olan sarnıcın içerisinde yer alan suda, yapılan restorasyon çalışmalarından önce balıklar yer almaktaydı. Yapılan yeni düzenlemelerden sonra sarnıçtaki fiziksel koşulların ve bazı alanlardaki su seviyesinin, balıkların yaşaması için uygun olmaması sebebiyle balıklar sarnıçtan kaldırıldı.
YERE BATAN SARNICI MEDUSA
Yerebatan Sarnıcı hikâyesi çok eskiye dayanmaktadır, bir rivayete göre Medusa Yunan mitolojisinde yeraltı dünyasının dişi canavarı olan üç Gorgonadan biridir. Bu üç kız kardeşten sadece Yılan Başlı Medusa olumludur. Kendisine bakan kişileri taşa çevirme özelliğine sahiptir. O dönemde büyük yapıları ve önemli yerleri korumak için Gorgona kafalarının resim ve heykellerinin koyulduğu, Medusa’nın da bu düşünceyle buraya koyulduğu düşünülmektedir. Başka bir rivayete göre Medusa simsiyah gözlü, upuzun saçlı ve mükemmel vücutlu bir kadındır. Zeus’un oğlu Perseus’a âşık olmuştur. Aynı zamanda Athena’nın da perseus’a âşık olduğu ve Medusa’yı kıskandığı bilinmektedir. Athena Medusa’nın saçlarını yılana çevirir ve böylece Medusa’nın baktığı herkes taşa dönüşür. Medusa daha fazla dayanamaz ve aynaya bakarak kendini taşa çevirir. Medusa neden ters diye düşünenler için bu sorunun cevabını şöyle verebiliriz; Medusa başı sütun kaidelerine bakanların taş kesilmemesi için ters koyulmuştur. Ayrıca Yerebatan Sarnıcı neden para atılır derseniz, suya dilek dileyerek para atıldığında bu dileklerin gerçek olacağına inanılır.
Kaynak: sabah.com.tr
Fotoğraflar: Mustafa Gürelli