HAMZA BEY CÂMİİ – TOKAT
Hamza Bey Câmii: Bicaroğlu Hamza Bey tarafından yaptırıldığı kitâbesinden anlaşılmaktadır. Moloz taştan yapılan câmi, Bicar âilesinin eviyle içiçedir. Câmi, kubbeli ana mekânla yanlarda tonozlu bölümlerden meydana gelir.
Üst örtüsü kiremitle kaplı bu cami, Sultan Çelebi Mehmet döneminin önemli devlet adamlarından Bicaroğlu Hacı Nureddin Hamza Bey tarafından 1412 yılında yaptırılan bir zaviyeymiş. Kuzeybatı tarafına yapıdan bağımsız olarak yapılan minareyle camiye çevrilmiş.
Yapı, 15. Yüzyıl Osmanlı zaviye mimarisinin tipik bir örneğidir. 2010 yılındaki onarımın ardından Vakıflar tarafından cami duvarına asılan tabelâda, plân tipinin Bursa’daki erken dönem Osmanlı camilerine ilham kaynağı olduğu bilgisi yer alıyor. Ancak bu tespit konusunda otoriteler aynı şeyi düşünmüyor. Bu plân tipinin şekil bulduğu ilk cami Bursa’daki Yıldırım Camii’dir. Yıldırım Bayazıt tarafından yaptırılan caminin kitabesi günümüze ulaşamadığı için inşa tarihi kesin olarak bilinmiyor. Fakat 14. Yüzyılın sonlarında yani 1400’den önce yaptırıldığı biliniyor. Bursa’da ters T veya yan mekânlı cami tipinin en anıtsal örneklerinden biri olan bu eser, kendinden sonra yapılan camilere de örnek olmuş.
Diğer taraftan Osmanlı mimarisinin ilk adımları İznik’te atıldı. Buradaki ilk örnek 1388 tarihli Nilüfer Hatun İmareti’dir… Bugün İznik Müzesi olarak kullanılan bu önemli yapı, 1. Murat (Hüdavendigâr) tarafından annesi Nilüfer Hatun adına inşa ettirilmiş. Ters T plânlı (Bursa tipi) yapıların öncüsüdür. Selçuklu medreselerinde de kullanılan zaviyeli, yan mekânlı ve çok işlevli olarak da adlandırılan ters T plânı, özellikle camiler olmak üzere Osmanlı erken dönem yapılarında bolca uygulanmış. İşte bu plân Osmanlı mimarisinde ilk kez Nilüfer Hatun İmareti’nde uygulanmış…
Mimar Turgut Cansever, Mimar Sinan adlı eserinde Nilüfer Hatun İmareti’ni, erken Osmanlı mimarisinin en saf örneği olarak görüyor.
Kaynak: Tokat Kültür Turizm.gov.tr
Fotoğraflar: Mustafa Gürelli