EYÜP CAMİİ ( CAMİD/CAMİ-İ IYD) – MERZİFON – AMASYA
Gazi Mahbub Mahallesi, Eski Hamam’ın güneydoğusundaki güneye meyilli bir arazi üzerine yerleştirilen caminin kuzeyinde Bahçeler, batı ve güney yanında ise Çukur Pınar Sokak uzanmaktadır. Halk arasında “Camid Camii” veya “Cami-i Iyd” adıyla da bilinmektedir.
Kitabesi bulunmadığı gibi mevcut mimarî özelliklerinin de tarihi hakkında fikir vermediği eserin tavan süslemelerinden hareketle 17. yüzyıla ait olduğu ve Hacı Bayramlar tarafından yaptırıldığı ileri sürülmektedir. Batı cephesindeki kapı açıklığı yukarısına yerleştirilmiş bir mermer levha üzerinde şimdiki yazıyla H.1111/M.1699 yılında inşa edildiği belirtilmekte ise de gerçeği ne kadar yansıttığı bilinememektedir. Ayrıca batı cephesinin kuzey kenarına bitişik konumla H.1245/M.1829 tarihli bir çeşme mevcuttur ki muhtemelen bir onarımla ilişkilidir.
Plân bakımından asıl halini büyük ölçüde koruyan cami, evrak kayıtlarına rastlayamadığımız muhtelif tarihlerde küçük onarımlar geçirmiş ve son olarak 1967 yılında tavanı askıya alınmak suretiyle onarılarak günümüzdeki halini almıştır.
Caminin plânı, doğu-batı kenarları birbirine paralel uzanmakla birlikte doğu kenarı daha uzun ve güney kenarı bunlara dik doğrultulu, batı kenarı ise güneybatı köşede geniş açı ile birleşen doğu-batı yönünde bir dik yamuk biçimindedir.
Eser, ahşap tavan üzerine kırma çatı ile örtülüdür. Minaresi kuzeybatı köşede beden duvarlarının üzerinde yükselir. Kuzey cephesinde eksenden biraz batıya, batı cephede ise kuzeye kaydırılarak yerleştirilmiş birer kapısı mevcuttur.
Cami, moloz taşlardan müteşekkil bir subasman üzerine oturmaktadır. İnşa malzemesi binanın son onarımı sırasında iç ve dış yüzeylerin tamamiyle sıvanmasından dolayı halen görülememekle birlikte, duvarların kârgir olduğu anlaşılabilmektedir. Tavan ve minare bütünüyle ahşaptır. Örtü sistemi Marsilya tipi kiremitlerle kaplıdır.
Cephelerin asıl şeklini kaybettikleri ilk bakışta anlaşılmaktadır. Halen mevcut görünüşleri ise masif, düz sıvalı ve sarı badanalı duvar yüzeylerini yansıtır. Pencereler, batı cephede alt seviyede iki, üstte üç, güney cephede altta üç, üstte dört, doğu cephede yalnızca üst seviyede üç adettir.
Güney cephedeki sivri kemerli pencerenin şebekesi alçı ile hazırlanarak renkli camlar yerleştirilmiştir.
Minare, binanın kuzeybatı köşesinde, çatı seviyesinden itibaren beden duvarlarının üzerinde yükselir. Gövdesi, silindirik görünüşlü olmakla birlikte, esasen düz tahtaların düşey konumda yan yana sıralanıp derzlerine de ince çıtalar çakılmasıyla elde edilmiş poligonal bir plâna sahiptir. Şerefeye yakın bir bilezik gövdeyi sınırlandırır. Minare gövdesi bütünüyle yeşil yağlı boyalıdır.
Harim kütlesi içerisine teşkil edilen muhdes giriş mekânı doğu-batı yönünde dik yamuk plânlı ve düz ahşap tavanlıdır. Kuzeybatı köşesinde minareyi taşıyan ahşap bir çekirdek mevcuttur. Batı duvarının kuzeyine bitişik konumla çeşmeye ait kısmî taşıntılı kütle bulunmaktadır. Doğu kenarının aksına yakın dikdörtgen bir kapı açıklığı harime geçiş sağlamaktadır. Güney duvarının ortasındaki boyuna dikdörtgen bir açıklıktan son cemaat yeri işlevinde kullanılan bölüme geçilir. Son cemaat yeri, giriş mekânı ile aynı plân ve tavana sahiptir. Güney duvar aksında yer alan yarım daire plânlı basit bir mihrap nişi muhtemelen son onarımda yapılmıştır. Doğu duvarına da dikdörtgen birer pencere açılmıştır.
Tavan ve mahfil, her sırada üçer adet olmak üzere toplam dokuz adet kare kesitli ahşap ayakla desteklenmiştir. Ayaklar, alt yüzleri “S” kavisli birer yastığa sahiptir. Eserin asıl halini koruyan ve sanat değeri taşıyan en önemli kısmı tavanı ile göbeğindeki kalemişi süslemelerdir. Tavanın ortası, iç içe üç büyük sekizgen oluşturacak şekilde kısmî derinlikte birer girinti ile kademelendirilerek sembolik bir kubbe niteliğinde yükseltilmiştir.
Minber, harimin güneybatı köşesinde yer alır ve muhtemelen onarım sırasında, sanat açısından her hangi bir özellikten yoksun olarak ahşap malzemeyle yapılmış yeni bir unsurdur.
Çeşme, camiden daha geç tarihli olmakla birlikte, kütlesinin iç mekâna doğru taşıntı yapması bu cephedeki tadilatı ortaya koymaktadır. Caminin batı cephesine bitişik çeşme, kitabesine göre Ayşe Hatun tarafından H.1245/M.1829 yılında oğlu Mustafa Ağa için yaptırılmıştır.
Kuzey-güney yönünde dikdörtgen plân ve prizmal bir kütle teşkiliyle inşa edilmiştir.
– Kitabe yüzeyi bütünüyle sıvandığından metnin tamamı okunamamıştır.
KAYNAK: Murat Çerkez DOKTORA TEZİ