HÂKİM EFENDİ ( GÜZELYALI – MAMURET- ÜL HAMİDİYE – REŞADİYE – MÜFTÜ ) CAMİİ – GÜZELYALI – İZMİR
Güzelyalı Mahallesi, 56. Sokak’ta bulunmaktadır.
Kesin inşa tarihi bilinmeyen ve günümüzde Hâkim Efendi Camii olarak bilinen yapı, kaynaklarda, Güzelyalı Camii, Mamuret-ül Hamidiye Camii, Reşadiye Camii gibi çeşitli isimlerle anılmaktadır. Eski tarihli bir kartpostalda ise adı Müftü Camii olarak verilmiştir.
Belgelerde ismi Ma’muretü’l-Hamidiye Camii olarak kayıtlı olan yapının, muhtemelen 2. Abdülhamid Dönemi’nde (1876-1909) yaptırılmış olduğu söylenmektedir. Harimin taç kapısı üzerinde bulunan ayet kitabesinde geçen “sene 1310- sene 1311/1892-93” tarihi, bu durumu doğrular niteliktedir.
Yapının bazı kayıtlarda ise Reşadiye Camii olarak anılması, Sultan Reşad (1909-1918) Döneminde yapılmış bir onarıma işaret ediyor olabilir. Yapıyla ilgili diğer bir bilgi ise inşaatın hakimü’ş-şer Gürcü Emin Efendi kontrolünde yapıldığı şeklindedir.
Yüksek bir tepe üzerinde yer alan yapı, geniş bir avlu içinde bulunmaktadır. Kot farkı nedeniyle avluya merdivenli girişlerle ulaşılabilmektedir. Son yıllardaki onarımlarda yapıya güney cephesi dışında üç yönden ek son cemaat yeri olarak estetikten uzak, camekânlı mekânlar eklenmiştir. Bu durum, yapının alt seviyede algılanabilmesini engellemiştir.
Hâkim Efendi Camii, tek kubbeli kübik bir harimin önüne yerleştirilmiş iki katlı bir ön mekân ile yapıya batıdan bitişen minareden oluşur. Ön mekânın alt katı düz tavanla örtülmüş son cemaat yeri, üst katı ise üç tonozla kapatılmış kadınlar mahfili olarak tasarlanmıştır. Tamamen düzgün kesme taşlarla inşa edilmiş yapının örtü sistemi, dıştan kur şunla kaplanmıştır. Saçak altı bol profilli silmelerle hareketlendirilmiş ve köşeleri plasterlerle belirginleştirilmiş cephelerde yer alan açıklıklar, yarım daire kemerli ya da yuvarlak forumludur.
Batı cephesinde bulunan ve düzgün kesme taşlarla inşa edilmiş minare, bugün ek son cemaat yeri içinde kalmıştır. Çatı seviyesine kadar yükselen beş cepheli kaideden silindirik gövdeye dar tutulmuş bir pabuç vasıtasıyla geçilir. Tek şerefeli minarenin petek kısmı bugün kurşun kaplı konik külahla örtülmüştür. Orijinalinde ise minarenin konik külahı yerine taştan yapılmış bir külahla örtülü olduğu, yapının eski resimlerinden görülebilmektedir. Minarenin son cemaat yerinde bulunan girişi dışında kadınlar mahfilinden de ulaşılan ikinci bir girişi vardır. Aynı aks üzerinde konumlandınlmış son cemaat yeri ile harim kapıları adeta üçgensel başlıklara sahip plasterleri ile benzer özellikler göstermekle birlikte birinde yarım daire formlu kemer diğerinde ise taş kemer kullanılmıştır.
Harimi örten kubbeye geçiş tromplarla sağlanmıştır. Son cemaat yerinin üst katındaki kadınlar mahfili yarım daire formlu üç kemer gözüyle harime açılır. Güney duvarının ortasına yerleştirilmiş yarım daire planlı mihrap nişinin iki yanından üzerinde birer vazo motifi bulunan iyon başlıklı sütunceler yükselir. İki yanda düz, ortada ise yarım daire formlu niş kemerinin kavsine uygun yapılmış profilli silmelerle oluşturulmuş tepelik üzerindeki kitabe levhasının etrafı, alçıdan yoğun süslemelerle çevrelenmiştir. Harim içinde yazı madalyonu, pencere, kemer gibi çeşitli unsurların alçıdan yapılmış süslemeleri dikkati çeker.
Beyaz yağlıboyayla boyanmış ahşap minber altın yaldız boyayla süslenmiştir. Yan aynalıkların merkezine bir rozet gibi akantus yapraklarıyla yapılmış birer kompozisyon yerleştirilmiştir. Yekpare korkuluk yüzeyleri, aralarında akantus motifleri bulunan düşey olarak dizili kartuşlarla hareketlendirilmiştir. Geçit açıklığı köşelikleri bitkisel motiflerle bezenmiş basık kemerle örtülmüştür. Bir rozet motifiyle kilit taşı belirginleştirilerek üst kesimi bir tepelikle taçlandırılmıştır. Köşk bölümü yivli sütunlarla taşınan iki kademeli örtü sistemine sahiptir. Altta dilimli bir kubbe, üstte ise dışa açılmış bir taban üzerine oturtulmuş külahı bulunur. Bir çerçeve içine alınarak köşelikleri akantus yapraklarıyla doldurulmuş köşk korkuluğunun ortasına ay-yıldızlı bir güneş motifi yapılmıştır. Giriş açıklığının iki yandan düz başlayan yarım daire formlu kemeri ve bu kemeri taşıyan ayaklar üzerine yerleştirilmiş birer vazo motifi mihraptaki profilli silme kompozisyonuyla benzer özellikler taşımaktadır. Alınlıkta bulunan ayet kitabesi alttan kıvrık dallarla çerçevelendirilmiştir.
Kubbe yüzeyinde, göbekteki alçı süslemeden başlayarak aşağıya doğru yayılan kalemişi bezemeler dikkati çeker.
KAYNAK: İZMİR KENT ANSİKLOPEDİSİ (İnci KUYULU ERSOY )
FOTOĞRAFLAR: ERKAN AKBALIK