20 Nisan 2024
Camiler

SEYDİ İBRAHİM DEDE MESCİDİ – MANİSA

Manisa’da İshak Çelebi zamanında yaşamış olan İbrahim Seydi Dede, dönemin meşayihindendir (Uluçay, 1946, s. 47).

Revak Sultan vakfiyesinin şahitleri arasında ismi bulunan İbrahim Seydi Dede’nin babası Bektaşî Horasanî olarak kaydedilmiştir (Uluçay, 1940, s. 28). Halk arasında Manisa’nın fethinde bulunan komutanlardan biri olduğu kabul edilir (Pehlivan, 2011, s. 4).

Hakkında çeşitli rivayetler bulunan İbrahim Seydi Dede bir rivayete göre, İshak Çelebi’nin sancaktarıydı ve onun maiyetinde pek büyük fedakârlıklar gösterdi. Başka bir rivayete göre, İshak Çelebi’nin şeyhülislamıydı. Şeriat-ı İslamiye’nin tatbikinde hassas olduğu için şehirde ve çevresinde haksızlık ve adaletsizlik yapılmaz olmuştu (Pehlivan, 2011, s. 31).

İbrahim Seydi Dede’nin Saruhanoğulları Beyliği döneminde Manisa’da bir zaviyesi bulunmaktaydı. 16. asır vesikalarında ismi geçen zaviyenin Ulu Cami’nin kuzeyinde bulunan Seydi İbrahim Zaviyesi olması muhtemeldir (Emecen, 1989, s. 105). Türbesi tekkenin yanındadır. M. Nuri Yörükoğlu’nun naklettiğine göre, zaviyenin 1900 tarihli tamir kitabesinde burası kadirhâne olarak anılmakta ve İbrahim Seydi Dede de buranın banisi olarak kaydedilmektedir. Zaviyenin kurulduğu andan itibaren kâdirî zaviyesi olup olmadığı hakkında ise net bir bilgi bulunamamıştır. Günümüzde mevcut olmamakla birlikte nakledildiğine göre, burada bulunan türbenin duvarında asılı olan tahta bir kılıç vardır (Pehlivan, 2011, s. 32). Tahta kılıcın ifade ettiği anlamı Türklerin eski inançlarında aramak lazımdır, zira tahta kılıç Türklerin eski inançlarından gelme bir motiftir (Ocak, 1983, s. 129-130).

KAYNAK: SARUHAN BEYLİĞİ DÖNEMİNDE ÖNEMLİ ŞAHSİYETLER “FATİH SARIKAYA “