19 Mart 2024
Şehirler ve İlçeleri

SEYİTGAZİ – ESKİŞEHİR

    Seyitgazi İlçesi; kuzeyde Merkez ilçe, kuzeydoğuda Mahmudiye, batıda Kütahya, güneyde Afyon, doğuda Çifteler ve Han ile çevrilidir. 1922 yılında ilçe olmuştur.

   En önemli geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır. İlçe ilkçağlarda hayli yoğun bir Hitit-Frig yerleşimine sahne olmuştur. Nakoleia adı ile Roma-Bizans döneminde önemli bir karakol haline gelmiştir. M.S. 740 yıllarında bölgeye yapılan Arap akınları sırasında İslam kahramanlarından Seyyid Battal Gazi Şehit olmuştur. Ve adı İlçeye verilmiştir. Kanuni Sultan Süleyman 1533-1536 Irak Seferine giderken ordu Seyitgazi’de konaklar ve Matrakçı Nasuh, Seyitgazi’nin minyatürünü resmeder. Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sinde(17.yüzyıl ortaları) Seyitgazi hakkında şu bilgiler geçer.”… Burada Seyyid Battal Gazi de gömülüdür. Rum harplerinde şehit olmuştur… Hacı Bektaş Veli’nin onayı ile bin adet ev halkı iskân edilerek, büyütülmüştür…” Seyyid Battal Gazi Kimdir? Ünlü İslam Komutanının 8.yüzyılda yaşadığı tahmin edilmektedir. İslam ordularının Bizans’a karşı savaşlarında destanlaşmış varlıklar göstermiştir. Antakya, Şam ya da Malatya doğumlu olduğu söylenir. İstanbul kuşatmasında (M.S.717-718) ve M.S.740’a değin seferlerdeki kahramanlıkları halk tarafından destanlaştırılarak anlatılmıştır. Afyonkarahisar yakınlarındaki bir savaşta şehit düşmüştür. İki büyük destana konu olmuştur. Arapça, “Zatü’l-Himme” ve Türkçe “ Battalname” adına 1207-1208 yıllarında Alaaddin Keykubat’ın annesi I. Gıyaseddin Keyhüsrev’in eşi olan Ümmühan Hatun tarafından Bir külliye yaptırılmıştır. Kasabaya Seyitgazi adı verilmiştir.

   Seyitgazi (Antik Çağda: Nakoleia), Eskişehir’in 43 kilometre güneyinde yer alan küçük bir ilçesidir. İsmini, Arapların İslamiyet’i Anadolu’ya yaymak üzere Bizans İmparatorluğu’na karşı verdiği mücadelelerin birinde şehit düşen Battal Gazi’den alır. Ayrıca günümüzde Alevi inancındaki Anadolu Müslüman’lığının da önemli uğrak yerlerindendir.

TARİHÇE

   Seyitgazi’ye ilk yerleşim M.Ö. 3000 – 3500 tarihleri arasındadır. Tarihteki esas belirgin yeri M.Ö. 800-600 yıllarında başlar. Seyitgazi’nin Bizans İmparatorluğundan alınmasından sonra 70-80 hanelik Türkmen halkı yerleştirilmiş ve adına da Türkmen Köyü denmiştir. Seyitgazi ismini de Seyyid Battal Gazi Külliyesi yapıldıktan sonra almıştır. Friglerden başlayarak canlı bir merkez olan Seyitgazi’nin nüfusu 15-20 bin gibi büyük sayılara ulaşmıştır. 1531’de Kanuni tarafından gönderilen bir fermanla Karacapınar, Hatıplar, Belenk, Kalfal, Yenice ve Özbek adını taşıyan altı mahallesi olmuştur. Bugün Derebenek, İkiçeşme, Hacıyunus ve Aşagısöğüt mahalleleri bulunan Seyitgazi’nin ayrıca bunlara bağlı İlme ve Soğulcak isimli yerleşim birimleri de vardır.

KÜLTÜR

    Yöreye ait dokuma çeşitleri zili, cicim, gökmendil’dir. Bölgede el örgüsü çorap kullanımı yaygındır. İlçede özellikle koçboynuzlu, çatıklı, çalı yaprağı, vişne dalı, güllü, patates çiçeği, kâtip yazısı, deveboynu adını verdikleri çoraplar örülmektedir. Bu motifler genellikle çorabın burun ve topuk kısmındadır. Bayan çorapları daha çok kısa konçsuz olup patik adıyla anılır. İlçede el işi oya yaygındır. Boncuk, mekik ve iplik oyası yapılır. Bunlardan bir kısmı “Bahçe güzeli, yattı kalktı, tavukayağı, sutaşı, yasemin, horozibiği, hanım çantası, elti eltiye küstü, tren yolu, halkalı şeker, kartopu” isimleri ile anılır. İlçeye özgü yerel kıyafetler günümüzde sadece bayramlarda ve özel günlerde giyilmektedir. Özellikle kadınlar düğünde kadife sim işlemeli şalvar üzerine sarkan, belden aşağıya kadar uzun olup yakası kol kapakları ve arka kısmı sim işlemelidir.

MİMARİ

    Eski bir yerleşim yeri olmasına rağmen Osmanlı sivil mimarisinin özelliklerini taşıyan binalar yanında tek katlı ve iklim özelliklerine uygun yapılar vardır. Bu binalar genellikle kerpiçten örülme, kalın duvarlı olup çatı örtüleri önceden dam biçiminde iken zamanla kiremit örtü yaygınlık kazanmıştır. Evlerde en çok kullanılan bölüm ilk giriş bölümü olup “Hayat” da denir. Burası bazen mutfak görevini de görmüştür. Oturma ve yatak odası olarak kullanılan odalarda yüklük adını taşıyan yatak ve benzeri eşyaların konulduğu bölmeler ve sandık yeri bulunur. Bazı evlerde duvar içine gömülü olarak, duvarlar yanında ahşaptan yapılmış dolaplar bulunur. Geçim tarım ve hayvancılığa dayandığı için süt ve süt ürünleri başta olmak üzere, çeşitli ihtiyaç maddelerinin korunduğu ev bölümüne, ” Harcevi ” ya da ” Tulukevi ” adı verilir. Eski evlerde tuvalet evden uzakta (avlu) bahçenin bir köşesinde bulunur. Evdeki odaların birinde ya da birkaçında hamamlık adı verilen banyo bölümleri vardır. Avlu içerisinde evle bitişik ahır ve samanlık bulunur. Eski ev içi görüntüsü tavan süslemesi ve dolap süslemesi 1970’li yıllardan itibaren taş tuğla ve beton malzemenin kullanıldığı modern binalarda yapılmaya başlanmıştır. Seyitgazi’de şehir imar planı uygulamaya başlaması ile birlikte İkiçeşme ve Hacıyunus mahallelerine bağlı modern yerleşim yerleri oluşmuştur. Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde önemli yollar üzerinde bulunan Seyitgazi’nin günümüzde bu özelliğini yeniden kazandığını görmekteyiz.

COĞRAFYA

   Eskişehir’e 43 km uzaklıkta bulunan Seyitgazi’den Eskişehir ve Afyon yönüne asfalt yollar olması ve bu yolun şehirlerarası otobüsler için daha kısa olması nedeni ile tercih edilmektedir.

 EKONOMİ

   İlçede Eti Maden İşletmeleri dışında un-yem ve yağ sanayi mevcuttur. Bunun dışında önemli bir sanayi kuruluşu olmaması dolayısıyla iş sahası sadece tarım ve hayvancılığa dayanır. Tarım ve hayvancılık alanında kısmen mevsimlik bir çalışma gözlenir. Tahıl şeker pancarı ve bakliyat türlerinin üretiminde çalışmalar daha sıktır. Halk ekmek ihtiyacını modern fırınların yanında bahçelerindeki ‘tandır’ adı verilen fırınlardan da sağlar.

Kaynak: Vikipedi, özgür ansiklopedi