20 Nisan 2024
Şehirler ve İlçeleri

GÜLŞEHİR / NEVŞEHİR

   Nevşehir’e 20 km. uzaklıkta, Kızılırmak’ın güney kenarında yer alan antik adı Zoropassos olan Gülşehir´in eski adı ise Arapsun’dur. Damat İbrahim Paşa’nın Nevşehir’e yaptığı imarı, bir başka Osmanlı Sadrazamı Karavezir Mehmet Seyyid Paşa da Gülşehir’e yapmış 30 haneli Gülşehir’i bir külliye ile donatmıştır. Külliye cami, medrese ve çeşmeden oluşmaktadır. Açıksaray ören yeri Nevşehir-Gülşehir yolu üzerinde, Gülşehir’e 3 km uzaklıktaki Açıksaray ören yeri, tüf kayalar içine oyulmuş sayısız mekânları, Roma Dönemi kaya mezarları, 9. ve 10. yüzyıla tarihlenen kaya kiliseleri ile önemli bir piskoposluk merkeziydi. Halk arasında Hacı Bektaş Veli Mescidi olarak adlandırılan mekânın mihrabının günümüze kadar korunmuş bir İslami yapı olması açısından dikkat çekmektedir. Kareye yakın planlı mescidin batı kesiminde yüksekçe nişler yer almaktadır. Bu ören yerinde bulunan mantar biçimindeki peribacalarının benzeri yoktur.

  Aziz Jean (Saint Jean Church: İsa’nın 12 havarisinden birisidir) Kilisesi Gülşehir’in hemen girişinde yer alan ve iki katlı olan Aziz Jean Kilisesi’nin alt katında kilise, şarap mahzenleri, mezarlar, su kanalı ve görevlilere ait mekânlar, üst katında ise İncil’den alınmış sahnelerle süslenmiş bir diğer kilise yer almaktadır. Alt kata ait kilise, tek apsisli, haç planlı, haç kolları, beşik tonozludur. Merkezi kubbesi çökmüştür. Süsleme açısından direk ana kaya üzerine kırmızı asi boyası ile stilize hayvan, geometrik ve haç tasvirleri resmedilmiştir. Üst kattaki kilise ise tek apsisli ve beşik tonozludur. Ana apsisteki resimlerin dışında oldukça iyi korunmuş olan [kilise] siyah bir is tabakası ile kaplıydı. Kilise restorasyonu ve konzervasyonu 1995 yılında Restoratör Rıdvan İşler tarafından yapıldıktan sonra bugünkü haline gelmiştir.

   Gülşehri: 1250 yılında doğduğu tahmin edilmektedir. O devirde Kırşehir’e Gülşehri denildiği için Gülşehri olarak anılmıştır. 
 Gençliğinde edebiyat ve tasavvuf öğrenmiştir. Ahi Evran’ı Veli ile 50 yıl beraber yaşamıştır. Ahi olduğu anlaşılmaktadır. Farsça ve Arapça öğrenmiş ancak O Türkçe yazmıştır. Ahi Evran’ın ölümünden sonra Ahilik Postuna oturmuştur. 1335 yılında ölen Ahmedi Gülşehri çok ince ruhlu bir şair idi. Her gülü kendime yar eylerem. Her gece vasfını tekrar eylerem. Her seher kim gül çemende açıla. Kamudan ilkin bana karşı güle. Ahmedi Gülşehri Feridun Attar’ın Mantık’ut Tayr eserini Türkçeye çevirmiştir.

Kaynak: Kültür Portalı